"سيحبه" - Traduction Arabe en Turc

• beğenir
• bayılacak
• seveceğini
• bayılacaktır
• sevecektir

- Sana gerçekten değer veriyorsa, beğenir.
-حسنٌ، إذا كان يهتم لأمرك سيحبه

Ama Logan bunu beğenir mi?
لكن هل تعتقد ان (لوجان) سيحبه ؟

- Sid buna bayılacak.
سد سيحبه. أوه، سد

- Evet. Evet, kesin bayılacak.
نعم , نعم , أعتقد أنه سيحبه.

6 yaşında bir çocuk babasının onu ne olursa olsun seveceğini bilir mi sence?
تظن أن طفل في السادسة من عمره سيعلم أن والده سيحبه مهما يكن؟

- Eminim bayılacaktır.
-انا متأكد انه سيحبه

Adrian, endişeli olduğunu görebiliyorum, ama... unutmaman gereken şey Benjy'nin seni zaten sevdiği, bu yüzden ona ne alırsan al, Benjy sevecektir.
ادريان ارى انك متحمس بالنسبة لهذا لكن الشيء المهم الذي تتذكره ان بنجي يحبك لذا مهما يكون الشيء الذي تجلبه له سيحبه

Umarım Logan beğenir.
حسناً، آمل أن لوجان" سيحبه"

Babam onu beğenir mi?
هل سيحبه أبي؟

Bunu Leon'a verdiğimde, bayılacak.
سأعطيه لليون كصحنه . سيحبه

Benim adamım tam bir bomba. Mueller ona bayılacak.
رجلي مدهش،أنا أعرف ما أقوله،(ميولر) سيحبه

George Tucker bayılacak.
جورج تاكر سيحبه

18. Yüzyıl, bayılacak.
القرن الثامن عشر ، سيحبه .

Neden babanın seveceğini düşünüyorsun?
؟ سيحبه والدك بأن تعتقدين جعلك الذي ما

Duncan'ı kendisi kadar seveceğini düşündüğü herkesten nefret eder.
إنها تكره كل من تعتقد أن (دانكن) سيحبه أكثر منها.

- Evet, Terry bayılacaktır.
- صحيح , (تيري) سيحبه

Matty bayılacaktır.
إذن فـ(ماتي) سيحبه.

Bunu genç Owen'a ver, sevecektir.
أعطي هذا إلي (أوين) الصغير سيحبه كثيراً

- Çok sevecektir.
انه سيحبه