-Frank buna bayılacak. -Orasını Frank bilir, sen değil! | Open Subtitles | ـ "فرانك" سيحب ذلك ـ هذا يعود إلى "فرانك" و ليس لك |
Ben buna bayılacak anne. | Open Subtitles | اوه ,بين سيحب ذلك ,امي |
Bu... Bu çok büyük bir olay. - Bryan buna bayılacak. | Open Subtitles | إنه أمر رائع برايان سيحب ذلك |
O buna bayılırdı. Dışarı tespite çıkardı burada olsa. | Open Subtitles | سيحب ذلك, سيكون في الخارج ليقوم بقياس ذلك |
Yöneticiden izin alıp güzel simitler ve füme ezmesi alabilirdik, buna bayılırdı kesin. | Open Subtitles | كان من الممكن أن أحصل على إذن المسؤول لإحضار بعض الكعك والشطائر التي نحضرها أحيانا، كان سيحب ذلك. |
Sanırım bu onun hoşuna gidecek. | Open Subtitles | اعتقد انه سيحب ذلك |
- Dean buna bayılacak. | Open Subtitles | - دين) سيحب ذلك) |
Evet, buna bayılırdı. Bunları hemen götüreceğim. | Open Subtitles | نعم,سيحب ذلك سأحضره الى هنا الآن |
Robert buna bayılırdı. | Open Subtitles | كان روبرت سيحب ذلك |
Kötü taraf buna bayılırdı. | Open Subtitles | الشر سيحب ذلك |
O buna bayılırdı. | Open Subtitles | كان سيحب ذلك |
Bence çok hoşuna gidecek. | Open Subtitles | أظن أنه سيحب ذلك |
Bunlar Rick'in çok hoşuna gidecek. | Open Subtitles | ريك سيحب ذلك |