Bir şey bulmak için buraya kaç tane daha bu tip adam gelecek? | Open Subtitles | كم عدد الأشرار الدين سيحضرون ليحصلوا على نصيبهم من الأمر؟ |
Toplantıya gelecek olan Düzen Efendileri'nin arasında olacaksın. | Open Subtitles | يو سيكون بين حكام النظام الذين سيحضرون الاجتماع |
Annem önemli bir parti veriyor bütün önemli müşterileri gelecekler dedim. | Open Subtitles | أمى لديها حفل هام جداً كلّ العملاء المهمين سيحضرون |
Birkaç dakika içinde aortobifem baypas ameliyatı için sizi almaya gelecekler. | Open Subtitles | في بضع دقائق سيحضرون لاصطحابك لإجراء عملية الشريان الوتيني |
Saat 8'te. Saul'u bara getirecekler. Babam da tapuyu getirecek. | Open Subtitles | الساعة الثامنة سيحضرون سول الى الصالون ، وسيحضر والدي صك الملكية |
O'Brien'lar bebeklerini tekrar getiriyorlar. | Open Subtitles | أنا لدي عائلة اوبراين، سيحضرون طفلتهم مرة أخرى |
Geleceklerini biliyordu. Hepsinin ondan bir şey istediğini biliyordu. | Open Subtitles | في البلد , وكان يعرف أنهم سيحضرون, فكلهم كانوا يريدون شيئاً منه |
Üstünü değiştirmelisin. Birazdan gelirler. | Open Subtitles | . من الأفضل أن ترتدي ملابسك سيحضرون عما قريب |
Bunlar, bir sonraki destek grubu toplantısına gelecek olanların isimleri. | Open Subtitles | هذه هى أسماء الناس الذين سيحضرون إلى إجتماع مجموعة المساعدة التالى |
Biralar yedide gelecek. Kat hemşireleri de şarap getirecek. | Open Subtitles | , حسناً , الجعة ستصل في الساعة السابعة و بعض من ممرضي الطابق سيحضرون نبيذاً |
Bu partiye kaç kişi gelecek böyle? | Open Subtitles | كم عدد الناس الذي سيحضرون هذه الحفلة السخيفة |
Kimse yüzde yüz gelirim demedi ama bence gelecekler. | Open Subtitles | لا أحد أكّد لي الحضور, لكنّي أعتقد أنّهم سيحضرون |
Sonra söylerim..fazla vaktimiz yok çünkü birazdan gelecekler | Open Subtitles | سأخبركم لاحقاً لا نمتلك الكثير من الوقت لأنهم سيحضرون عند السابعة |
Çarşamba günkü ırksal savunma atölyesine gelecekler aksi söylenmedikçe olacakmış gibi gelsin. | Open Subtitles | الذين سيحضرون ورشة التأييد العرقيّ يوم الأربعاء لنفترض أنّها قائمة إلّا إذا سمعتم خلاف ذلك |
Haritalarımızı kullanarak Rommel'i Kahire'ye getirecekler. | Open Subtitles | سيحضرون روميل إلى القاهرة عن طريق خرائطنا |
Bir dakika içinde ölüm şeklimi belirlemek için beyaz bantı getirecekler. | Open Subtitles | بعد لحظة سيحضرون الشريط الأبيض ويحددون مكان سقوطي |
Sanırım ağır silahlarını getiriyorlar. | Open Subtitles | حسناً لقد كنت أعتقد أنهم سيحضرون أسلحتهم الضخمة |
Bir de, ses daha iyi çıksın falan diye başka bir gitarist getiriyorlar. | Open Subtitles | حسناً , سيحضرون عازف جيتار آخر من أجل صوت أكبر |
Ailemin 11'de burada olması gerekiyordu, Geleceklerini söylemişlerdi, ama halen niye gelemediklerini anlamadım. | Open Subtitles | يفترض أن تتواجد عائلتي في 11: 00 وقالو أنهم سيحضرون |
Kyle'ı aşağı götürmek için bir saat içinde gelirler. | Open Subtitles | سيحضرون بعد ساعة لإعادته إلى الأسفل |
Kahvaltı önemli. Eyaletteki en büyük sendika başkanları orada olacak. | Open Subtitles | الفطور مهم جداً ، كبار القاده سيحضرون هذا الفطور |
4. ve 5. bölükler patlayıcıları şuradan, şuradan ve şuradan getirecek. | Open Subtitles | الماس الرابعة و الخامسة سيحضرون المتفجرات من هنا، هنا و هنا |
Yarın geceki toplantıya katılacak dikkate değer kişilerden birisisin. | Open Subtitles | أنت واحد من أهم الأشخاص الذين سيحضرون في مساء الغد |
Her şekilde Geleceklerdir. Johnson için 1000 dolar ödül kondu. | Open Subtitles | هم سيحضرون على ايه حال فهناك مكافأه الف دولار مقابل جونسون |
ME yolda, Şef. Yaklaşık 15 dakika içinde burada olurlar. | Open Subtitles | الطب الشرعي في طريقهم سيحضرون بعد 15 دقيقة |
Tüm bulguları toplamak için 10 dakika içinde burada olacaklar. | Open Subtitles | سيحضرون لأخذ كل البقايا والأدله خلال 10 دقائق |