"سيختار" - Traduction Arabe en Turc

• seçecek
• seçerdi
• seçer
• seçeceğim
• seçeceğini
• tercih
• seçmek
• seçim
• seçsin
• seçmez
• seçerim
• seçermiş

Ulusal piyango, elverişli aday havuzundan rastgele olarak 200 kadın seçecek.
اليانصيب الوطني سيختار 200 سيدة بصورة عشوائية من بين المرشحين المؤهلين

Saniyeler içinde bilgisayar Dünya toplumuna karşı suçu kanıtlanmış bir kanun kaçağı seçecek.
في خلال ثواني الكمبيوتر سيختار عشوائياً هارباً من العدالة مجرماً في مجتمعنا العالمي

10 Ağustosta bir bilgisayar 800 bin Amerikalıyı rasgele seçecek.
فى الـ 10 من أكتوبر الحاسب سيختار عشوائياً 800 ألف مواطن أمريكى

Balıkçı kasabasının dışındaki dünyayı bilen bir adamı seçerdi.
لابد انه سيختار رجلا ً عرف العالم خارج قرية الصيد

Takipçileri belki daha zayıf bir komşusunu seçer ya da kafası karışıp tek bir hedef seçemesin diye yaparlar bunu.
ربما سيختار مطاردهم جاراً أضعف. أَو يحتار جداً لينتقي هدفاُ منفرداً.

Kendi halefimi kendim seçeceğim.
أنا الذي سيختار من يخلفني

Hızlı bir inceleme yapalım ve erkeklerin hangisini seçeceğini görelim.
لنقيم إستفتاء سريع، و نعرف ماذا سيختار الرجال

Ama gerçeğin bilincinde olanlar diyor ki, o karanlığı seçecek.
لكن أولئك الذين يعرفون الحقيقة قالول بأنه سيختار الظلام

Sizce finalde siz mi oynayacaksınız yoksa antrenör Santiago'yu mu seçecek?
هل تعتقد انك ستلعب النهائي ام ان المدرب سيختار سانتياغو بدلا منك ؟

Bu gece sıradan bir adam, 2 eşsiz insan arasından birini seçecek.
الليلة رجل اقل من عادي سيختار من بين رجلين استثنائيين

Herkes kim olduğunu öğrenmeye çalışıyor, çünkü yayımlayacağı makale için ayak işlerini yapacak bir stajyer seçecek.
حسناً, الكل يحاول معرفة من هو, لأنه.. سيختار طبيب مستجد.. ليعمل البحث الطبّي للمقال الذي سينشره..

Bu demek oluyor ki, bu akşamki eğlencemizi o seçecek.
وهذا يعني أنه سيختار وسيلة الترفيه الليلة

Düşmanlarımız derisini yaktı ama yakında yeni bir aracı seçecek ve yeniden yükselecek.
لقد حرق أعدائنا جسده لكنه سيختار قريباً جسد جديد وينهض مجدداً

Aslında ne izleneceğini seçecek kişinin ben olduğuma inanıyorum.
في الواقع، أعتقد أن من سيختار ما نشاهده هو أنا

Her yarışmacı, rakibi için son kategoriyi seçecek.
كل متسابق سيختار الفئة الأخيرة لخصمه

#Erkeğin olduğum sürece# Walter bunu izlediğimizi bilse, uzayda kalmayı seçerdi. Sen benim dünyamsın.
لأنك تسير بالفعل إلى عقل كبير عظيم إذا علم والتر اننا نشاهد هذا سيختار البقاء في الفظاء أنت عالمي كله

Babam hazır olduğunda kendi sevgilisini kendi seçer.
عندما يكون والدي جاهزا سيختار عشيقته بنفسه

Bu caddede bu dar yol yerine gidilecek 3 farklı yön var, peki şüpheli Scotty'nin özel olarak bunu seçeceğini nereden bildi?
تلك الجادة توزع الطريق إلى 3 محاور مختلفة و منها هذا الزقاق إذن كيف علم الجاني أن سكوتي سيختار هذا الطريق؟

Sence neden Bay Timberlake Batı Yakasında yemek yemeyi tercih ediyor?
لماذا تظن أن السّيد تمبرلك سيختار تناول العشاء في الطرف الغربي؟

Tabi bunları söyleyip söylememeyi seçmek başka bir olay.
بالطبع أنا من سيختار أنا أخرجها أم لا و هذه مشكلة أخرى

Seçimi insanlara bıraksaydık pek de rastgele seçim yapmazlardı.
إذا طلبنا من إنسان القيام بهذا سيختار أشياء غير عشوائية تمامًا

Neden bir terörist, para aktarmak için o bankayı seçsin?
لمَ سيختار إرهابي ذلك المصرف لإيداع المال؟

Sence de daha iyi bir insan seçmez miydi?
ألا تعتقد بأنه كان سيختار شكلاً أفضل؟

Şimdi bana göre çünkü, mağarayı ben seçsem daha ufak bir mağara seçerim.
حسناً، لو أنني مكانك.. وهذا على سبيل الإفتراض لو كنت أنا من سيختار الكهف.. كنت لأختار كهفاً أصغر

Sanat ve yaşam arasından, hayatı seçermiş.
ما بين الفن و الحياة، قال إنه سيختار الحياة.