Cochise beni tanır efendim. Ona hiç yalan söylemedim. | Open Subtitles | كوتشيس يعرفني، سيدي لم يسبق لي أن كذبت عليه |
Değil mi, Simonot? Yemin ederim... ben değildim efendim! | Open Subtitles | أنا لم أفعل هذا سيدي لم يكن أنا من فعل هذا سيدي |
Sanırım benim, efendim. Tüm subaylarımızı kaybettik. | Open Subtitles | أظن أنه أنا يا سيدي لم يتبق أي من الضباط حيا |
efendim, siz Washington'daydınız benim gibi burada değildiniz. | Open Subtitles | أنت كنت في واشنطن يا سيدي, لم تكن هنا مثلي |
Şunu söyleme ihtiyacı hissediyorum ki, efendim. hayatımda burası kadar imkansız ve ümitsiz bir yer görmedim. | Open Subtitles | و عليّ أن أخبرك بذلك يا سيدي لم أر من قبل أي شيء أكثر بؤساً |
Böyle diyebilirsiniz, efendim. Ama prosedür böyle değil. | Open Subtitles | انظر سيدي لم نتمكن من فعل ذلك يجب أن يكون لدينا الدليل أولاً |
efendim, casino açılalı 5 gün oldu ve o günden beri uyumadınız. | Open Subtitles | سيدي لم تنم منذ أن فتح الكازينو قبل خمسة أيام |
Atışı sizinkiyle kıyaslanamaz bile, efendim. Hiç kaybettiğinizi görmedim. | Open Subtitles | مهارته لا تقارن بمهارتك سيدي لم يسبق أن خسرت بطولة |
Bb-ben çok üzgünüm, efendim İkinci Perdeyi henüz görmedim | Open Subtitles | أنا في غاية الأسف يا سيدي لم أقرا المشهد الثاني بعد |
- efendim, hiç kimse size sormamış çünkü herkes sizden korkuyor. | Open Subtitles | وهو انه لم يرد أي احد او بالاحرى لم يطلب مني أي احد من قبل سيدي . لم يطلبوا منك لان الجميع يخافك |
Bu size geldi efendim. Paraşüt odasında sizi bulamadım da. | Open Subtitles | هذا أتى من أجلك يا سيدي لم أستطع اللحاق بك فى المستودع |
efendim, kabinenin karşısında kararınızı sorgulamak istemem ama halkı bilgilendirmeyerek büyük bir hata yaptığınızı düşünüyorum. | Open Subtitles | سيدي لم اشأ أن أناقش قرارك هذا أمام الوزراء, ولكني أعتقد أنك تقوم بخطأ كبير في عدم تنبيه الشعب |
İyi akşamlar, efendim. Sizi burada görmeyi beklemiyordum. | Open Subtitles | مساء الخير سيدي لم أكن أتوقع أن أراك هنا؟ |
Hayır efendim, demek istediğim, notlar insanları sıralamaya sokuyor. | Open Subtitles | كلا ، سيدي لم أقصد هذا العلامات تولِّد التفرقة |
- efendim kayıt yok. - ... yok mu ... | Open Subtitles | ,سيدي لم يسجل لكنه كان ,لكن لم يظهر شىء, |
efendim, kayıt etmemiş. Yani başlattım ama etmemiş. | Open Subtitles | ,سيدي لم يسجل لكنه كان ,لكن لم يظهر شيء, |
efendim, l-GRlP'in parayla ilgilendiğinden haberim yoktu. | Open Subtitles | ..سيدي لم اعرف بأن جي آر أي بي كانوا يريدون القطعة أيضاً |
Bir çıkışım yok, efendim. Bir stratejim yok. | Open Subtitles | لا يوجد لدي أي مخرج سيدي لم أخطط لأي شيء |
Afedersiniz efendim, hitabet benim bir özelliğim değil ve bu da burada kimseyi rahatsız ediyor gibi görünmüyor; | Open Subtitles | معذرة يا سيدي لم أكتب فن الخطابة عندما طلبتُ هذا العمل و يبدو أنهُ لا يزعج أي أحد كيفما أتحدث هنا |
Üst düzey taktik eğitimi varmış efendim. Bundan haberim yoktu. | Open Subtitles | لديه مهارة عالية بالقتال يا سيدي لم أكن على دراية بهذا. |