Peki ama örnek almam için Özgeçmişini bana gönderir misin? | Open Subtitles | حسنا، لكن سترسلين نسخة سيرتك الذاتية لذا يمكنني استعمالها كمثال؟ |
Özgeçmişini nasıl gönderebiliyorsun? Senin o bankalara bir nevi polislik yapıyor olman gerekmez miydi? | Open Subtitles | كيف تقدمين سيرتك الذاتية لبنوك كبيرة وأنتي بالفعل في بنك كبير ؟ |
Sen asla hayatında masa başında bir gün beklemedin... Özgeçmişinde yazmasına rağmen. | Open Subtitles | ما حدث أنك لم تعملي كنادلة أبدا بخلاف ما تخبر سيرتك الذاتية |
Ha, tamam yani biz senin özgeçmişin için toplandık. | Open Subtitles | فهمت، أنت هنا لتتمكن من وضعه في سيرتك الذاتية الخاصة بك |
CV'nizi inceledik ve sizinle bu hafta görüşmek isteriz. | Open Subtitles | ,لقد قمنا براجعة سيرتك الذاتية و نود أن نحدد موعداً من أجل إجراء مقابلة |
Ama sonra özgeçmişine göz attık, ve tecrübelerin muhteşem. | Open Subtitles | ولكن اطلعنا على سيرتك الذاتية ورأينا أن خبراتك مذهلة |
Evet, Angela, buraya yazdığın Biyografini okudum sen ve nişanlın dininize oldukça bağlısınız. | Open Subtitles | اذن، انجيلا سنحت لي الفرصة للاطلاع على سيرتك الذاتية واهتماماتك كانت المشي لمسافات طويلة مع خطيبك والتدين |
...yeni çıkardığın biyografinde bazı ilginç dedikodular var. | Open Subtitles | بعض الحكايات المثيرة للإهتمام في سيرتك الذاتية التي صدرت مؤخرًا |
Özgeçmişinizi insan kaynaklarına teslim edebilirsiniz. | Open Subtitles | تفضلي وأتركي سيرتك الذاتية في قسم شؤون الموظفين |
Bu o kadar kolay değil. Özgeçmişini getirmen gerekiyordu. | Open Subtitles | الأمر ليس بهذه البساطة عليك ان تترك سيرتك الذاتية |
Bana anlatmak ister misin yoksa Özgeçmişini mi bekleyeyim? | Open Subtitles | هل تودين أن تكلميني عن نفسك أم أنتظر سيرتك الذاتية لتخرج وحدها ؟ |
Harvard kozunu kullandığında, herkes dönüp bakardı Özgeçmişini en üste koyardı. | Open Subtitles | عندما تعتاد على إلقاء القنابل الهيدروجينية وقتها سيتطلع الناس عالياً ضع سيرتك الذاتية على القمة |
Özgeçmişini okumaya devam et bakalım. | Open Subtitles | استمر بقراءة سيرتك الذاتية لنا أيها الرجل |
Özgeçmişinde dövüş sanatı bildiğin yazıyor. | Open Subtitles | ما تقوله سيرتك الذاتية إنك تعرف في فنون القتال |
Özgeçmişinde Norveçce konuşabildiğin yazıyor, öyle değil mi? | Open Subtitles | لقد رئيتة في سيرتك الذاتية أنت تتكلمين النروجية بطلاقة, اليس كذلك؟ |
Tamam, özgeçmişin çok iyi görünüyor ama daha önemlisi, mülakatta göstediğin performanstır. | Open Subtitles | حسناً ، إذاً سيرتك الذاتية تبدو أفضل . لكن أهم شيء ، هو كيف ستؤدي بمقابلة العمل |
Çünkü CV'nde bilgisayarlar konusunda çok tecrübeli olduğunu söylemişsin. | Open Subtitles | لأنّك قلت في سيرتك الذاتية إن لديك خبرة كبيرة مع الكمبيوتر |
Senin özgeçmişine bir bakalım. | Open Subtitles | للأسف ذلك ليس صحيحاً حسنا، دعنا نلقي نظرة في سيرتك الذاتية |
Biyografini okudum. ABD füze planlarını çalıp onları İran'a satmaya çalışmışsın. | Open Subtitles | لقد قرأت سيرتك الذاتية لقد سرقت مخططات للصواريخ و حاولت أن تبيعهم لإيران |
Ama resmi olmayan biyografinde dediğine göre sen hazır Tayland yemeğine bayılırmışsın. | Open Subtitles | لكن في سيرتك الذاتية غير المرخصة، مذكور أنك كنت من محبي الطعام التايلاندي الجاهز |
Özgeçmişinizi çok etkileyici bulduğumuz açık... yoksa burada olmazdınız. | Open Subtitles | نعتقد بالطبع أن سيرتك الذاتية مثيرة للإعجاب... وإلا ما كنت ستكون جالساً هنا |
Eğer deneyim dediğiniz buysa sadece abartı ve uydurma dolu bir özgeçmişe sahipsiniz. | Open Subtitles | إن كنت تسمي هذا خبرة فأنت لا تحشو سيرتك الذاتية بل تقوم بتزويرها |
Öz geçmişin abartılarla dolu Lane. | Open Subtitles | سيرتك الذاتية مليئة بالأشياء |
Özgeçmişiniz, çok etkileyici , gerçekten. | Open Subtitles | . سيرتك الذاتية مثيرة للإعجاب جداً ، حقاً |
Demek bu efsane aslında senin otobiyografin. | Open Subtitles | إذن فالأسطورة هي سيرتك الذاتية. أنا لم أكتبها. |
Dünyaca ünlü bir biyografi kitabın olduğundan, seni ezbere biliyorum. | Open Subtitles | أعلم عن تفاصيل سيرتك الذاتية لأنها ذائعة الصيت عالميا |
Sözde biyografine tekrar mı bakıyorsun? | Open Subtitles | تلقين نظرة أخرى على سيرتك الذاتية المزعومة ؟ |
özgeçmişinden hatırlamıyorum. | Open Subtitles | لا أتذكر بأنه كان موجود في سيرتك الذاتية |