"سيسعدني" - Traduction Arabe en Turc

    • Memnuniyetle
        
    • mutluluk duyarım
        
    • zevk
        
    • seve seve
        
    • çok isterim
        
    • mutlu edemez
        
    • mutlu olurum
        
    • mutlu edecek
        
    • beni mutlu eder
        
    • memnun olurum
        
    • çok sevinirim
        
    • mutlu olacağım
        
    Memnuniyetle bildiririm ki... Şu öpücüğü alır almaz... Open Subtitles ‫سيسعدني إخبارك ‫حالما أحصل على القبلة
    seve seve beklerim, Bullock. Memnuniyetle,rahat ol. Open Subtitles سيسعدني فعلها , يسعدني ويريحني
    Sizin takdirinize nezaketen sözleşmeyi size de göndermekten mutluluk duyarım. Open Subtitles سيسعدني أن أقدم لك عقداً إحتجازي يصل إلى سريتك كمجاملة
    Benim elimde de bir şeyler var. Ve her yanında lastik izleri bırakmak benim için bir zevk olur. Open Subtitles إني مطّلع على أسرارك، و سيسعدني أن ادع آثار إطارات السيارة ظاهرة عليك
    Bay Harmon evde değil. Ama ne görmek istiyorsanız seve seve gösteririm. Open Subtitles السيّدة هارمون في الخارج لكّن سيسعدني أن أُريك أي شيء تريد رؤيتهُ
    Bak, seni herhangi bir şekilde etkilemeyeceğine garanti veriyorum ve sana o ayakkabıdan almayı çok isterim. Open Subtitles اسمعني، أؤكد لك بأن ذلك لن يؤثرّ عليك بأيّ شيء و سيسعدني أن أشتري منك هذا الحذاء
    Hiçbir şey beni... bir gün senin de ortağımız olmandan daha çok mutlu edemez. Open Subtitles ولا شيء سيسعدني أكثر من التحدث معك في يوم من الأيام كأحد شركائي
    İstersen başka bir yere gidip bu konuyu konuşmaktan mutlu olurum. Open Subtitles إن أردت أن نذهب إلى مكان لنتحدث بهذا الأمر سيسعدني ذلك
    Bunu gerçek fiyatına satın almak beni çok mutlu edecek. Open Subtitles سيسعدني كثيراً أن أحصل لكِ على السعر الصحيح لها
    Sana öğretmek beni mutlu eder. Open Subtitles سيسعدني ان اقوم بتعليمك سيكون من دواعي سروري
    Memnuniyetle. Hadi, Peter. Hadi. Open Subtitles سيسعدني ذلك، تعالى يا بيتر، تعالى
    Memnuniyetle, akşama görüşürüz. Open Subtitles سيسعدني هذا , أراكِ الليلة
    - Provayı izle biraz. - Memnuniyetle. Open Subtitles نريدك أن تشاهد البروفة - سيسعدني ذلك -
    Eğer fikrini değiştirirsen oturup şirketimin senin için neler yapabileceğini konuşmaktan mutluluk duyarım. Open Subtitles لوغيرت رأيك ، سيسعدني أن أجلس معك ونتحدث عما يمكن لشركتنا فعله لأجلك
    Karşılığında ödeme yapmaktan mutluluk duyarım. 20.000 nasıl olur? Open Subtitles و سيسعدني أيضاً أن أدفع لهم لنقل, 20 دولار؟
    Doğum gününüzde ne konuşursanız konuşun dinlemekten mutluluk duyarım... Open Subtitles عفوا سيسعدني أن أستمع لأي ما تتحدثون عنه في يوم عيد ميلادكم
    Seni öldürmek bana zevk verir. Open Subtitles سيسعدني أن أقتلك ، يا رئيس تشريفات البلاط
    Bunu başarırsak, sapık fantezini seve seve gerçekleştiririm. Open Subtitles إذا نجح هذا الأمر , سيسعدني أن أحقق لك حلمك الصغير المريض
    Seninle ayakkabı almayı çok isterim! Open Subtitles سيسعدني أن أرافقكِ لشراء الأحذية؟
    Ve hiçbir şey beni, Arayıcı'yı Halkın Sarayının kapılarında kalabalığın önünde Lord Rahl'ın elinden tutup ölümsüz sevgisi üzerine sadakât yemini ederken görmek kadar mutlu edemez. Open Subtitles ولا شيء سيسعدني اكثر من رؤية الباحث، يقف عند ابواب قصر الشعب،
    François ve Raoul'e bir şeyler alırsan mutlu olurum. Open Subtitles أحضر شيئا لفرانسوا و راؤول ذلك سيسعدني جدا.
    Beni mutlu edecek şey çocuğunun yanında olman. Open Subtitles ما سيسعدني هو أن تكون متواجداً لأجل الطفل
    Şunu söyleyeyim kardeşini pek sevmiyorum yani onun işini bozmak beni mutlu eder. Open Subtitles ويجب أن أقول أنني لست من محبي أخيك وإفساد مخططاته سيسعدني
    Eğer postalarınızı kargolarsanız, sizin adınıza açıp göndermekten memnun olurum. Open Subtitles لو أرسلت لي بريدك ، سيسعدني فتحها لأجلك ثم إعادتها
    Ve bilmeni isterim ki herhangi bir konuda konuşmak istersen buna çok sevinirim. Open Subtitles و أنا فقط، أريدك أن تعلم أنه إذا أردت أن تتحدث عن أي شيء فهذا سيسعدني
    Sizin çalıştığınız sanatçıyı getirmekten mutlu olacağım. Open Subtitles سيسعدني أن أحضر الرسام الذي كان معك بالأمس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus