"سيعودان" - Traduction Arabe en Turc

    • dönecekler
        
    • döneceklerini
        
    • gelecekler
        
    • dönüyorlar
        
    • döneceklerdi
        
    • eve gelebilir
        
    • döneceklerdir
        
    Tamam, pekâla. Diyelim ki geri dönmeyecekler. Ama geri dönecekler. Open Subtitles حسنًا، لنفترض أنهما لن يعودا، لكنّها سيعودان.
    Uçak kalkar kalkmaz, kocam ve Bay Leonard dönecekler. Open Subtitles بمجرد أن ترحل الطائرة زوجي والسيد "ليونارد" سيعودان
    Muhakkak eve döneceklerini düşünmüştüm, bu yüzden doğuda bir (istihbarat) ağ kurdum. Open Subtitles ,لقد إعتقدت أنهما سيعودان إلى منزلهما لذك وضعت شبكة بحث في الشرق
    Yılbaşından itibaren tekrar bir araya gelecekler. Open Subtitles على الرغم من ذلك سيعودان مع بعض بحلول الكريماس
    Pilota uçağı döndürmesini söyleyin. Bu iki göt herif Amerika'ya geri dönüyorlar. Open Subtitles قل لهم أن يعودوا بالطائرة هذان المتسكعان سيعودان إلى الولايات المتحدة
    14 koridoru da turlayacak ve sonra başlama çizgisine döneceklerdi. Open Subtitles سيقطعان 14 ممراً ، وبعد ذلك سيعودان إلى خط البداية
    Yani bizimkiler her an eve gelebilir. Open Subtitles ‫أقصد أن والداي سيعودان في أيّة لحظة
    Eve döneceklerdir. Open Subtitles سيعودان الى المنزل
    Merak etme. Geri dönecekler. Open Subtitles . لا تقلقي سيعودان قبل أن تعرفـي
    Normal olarak geri dönecekler o zaman kızı kurtarırız. Open Subtitles سيعودان لطبيعتهما حالما ننقذ الفتاة
    Karan ve Arjun'um geri dönecekler! Open Subtitles كاراني وآرجان سيعودان
    Buraya geri dönecekler. Open Subtitles سيعودان إلي هنا
    Aisholpan ve babası, gündüzleri buz tutmuş bozkırda dolaşırken geceleri barınmak için köye geri dönecekler. Open Subtitles (أيشولبان) و والدها سيغامران خلال البيداء المتجمّدة نهاراً لكنهما سيعودان إلى القرية في الليل من أجل المأوى.
    Selam Tom. Irina ve Preston alışverişten ne zaman döneceklerini söylediler mi? Open Subtitles "مرحباً ، "توم هل أخبراك "أيرينا" و"بريستون" متى سيعودان من مركز التسوق؟
    Öyle bir adamsan ve iki yabancı geliyorsa ve kimin gönderdiğini, ne zaman döneceklerini bilmiyorsan eve dönmezsin. Open Subtitles رجل كهذا ويأتي شخصان غريبان ولا تعلم من أرسلهما أو متى سيعودان
    Dün geceden sonra geri gelecekler mi bilmiyorum. Open Subtitles بعد ليلة البارحة، لا أعرف إن كانا سيعودان.
    Daha iyi bir teklifle geri gelecekler. Open Subtitles ما سيحصل أنهما سيعودان بعرض أفضل
    - Ay başında dönüyorlar. Open Subtitles انهما سيعودان فى اول الشهر.
    Fanny ve Edward akşam yemeği vakti döneceklerdi. Open Subtitles فاني و إدوارد سيعودان بحلول وقت العشاء
    Yani bizimkiler her an eve gelebilir. Ben biraz duygusal davrandım. Open Subtitles ‫أقصد أن والداي سيعودان في أيّة لحظة
    Sonrasında Glenn ve Nicholas da ön kapıdan aramıza döneceklerdir. Open Subtitles و(غلين) و(نيكولاس) سيعودان عبر البوّابة الأماميّة بعدئذٍ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus