| Kendilerini düze çıkarmak için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء لبيعها ليتمكنوا من التوجه لمناطق أعلى ارتفاعاً |
| Bu taraf geçmek için her şeyi yaparlar, ama çok nadir başarıya ulaşırlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء للعبور لكنهم بالكاد كانوا ينجحوا في ما مضى |
| Gerçeğe ulaşmak ve isimlerini temize çıkarmak için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء للوصول إلى الحقيقة وتبرئة أسمائهم. |
| Fanatikler O'nu öldürmek için her şeyi yapar. | Open Subtitles | نحن نتعامل مع المتعصبين الذي سيفعلون أي شيء لموتها |
| Serbest kalmak için her şeyi yapabilirler ve yaparlar da. | Open Subtitles | فهُمْ سيفعلون أي شيء ليحصلوا على الحرّية |
| Ve tüm bunları geri almak için ellerinden geleni yapacaklar. İnan bana. | Open Subtitles | وهم سيفعلون أي شيء للحصول على ذالك مرة أخرى ، صدقني |
| Sonuç olarak polis olduklarını unutturacak her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | وفي النهاية سيفعلون أي شيء في أيام عطلتهم لينسوا أنهم ضبّاط |
| İşte o yüzden kutsal yadigarları için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | هذا يعني أنهم سيفعلون أي شيء من أجل آثارهم |
| Bazı insanlar, bir parça toprak için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | من أحد منافسيني على صفقة برج الجرين بوينت بعض الناس سيفعلون أي شيء لقطعة من الارض |
| Seni denklemden çıkarmak için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء من أجل إزاحتك من المعادلة |
| Bu işin gizli kalabilmesi için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء ليُبقوا الأمر برمته سراً. |
| Oranın Protestanların eline geçmesini önlemek için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | سيفعلون أي شيء لكيلا يجعلوها تسقط في يد " البروتستانت". |
| Paraları onlara koruma, anonimlik satın alıyor ve bunu korumak için de her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | أموالهم تستطيع أن تشتري لهم الحماية، الأسماء المستعارة و سيفعلون أي شيء لأبقاء الأمر بتلك الطريقة |
| Mükemmel bir şey. İstediğim her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | إنه مذهل، سيفعلون أي شيء أريده. |
| Onlardan sen istersen, senin için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | إذا طلبتِ منهم، سيفعلون أي شيء من أجلكِ |
| Frank'i ele geçirmek için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | انهم سيفعلون أي شيء للحصول على ما ضد (فرانك). |
| Joey'yi onlardan biri öldürdü. Para için her şeyi yaparlar. | Open Subtitles | أحدهم قتل (جوي) سيفعلون أي شيء من أجل المال |
| İnsanlar endişelerini yatıştırmak için her şeyi yapar. | Open Subtitles | الناس سيفعلون أي شيء لإراحتهم من هذا القلق. |
| Cambridge'li o pislikler, Billy'yi devirmek için her şeyi yapar çünkü Southie'li bir İrlandalı önemli mevkiye gelsin istemezler. | Open Subtitles | هؤلاء المغفلون من (كامبردج) سيفعلون أي شيء لاسقاط (بيلي) لأنهم لا يستطيعون مواجهته السلطة في يد (ميك) من (ساوثي). |
| Eğlenceli olabilirdi ama bu kızlar her şeyi yapabilirler. | Open Subtitles | إعتقدت بأن هذا سيكون ممتعاً ولكن هؤلاء البنات سيفعلون أي شيء من أجل الفوز |