Bildiğimiz silah sesi sabah 9:07 civarında duyulmuş. | Open Subtitles | ما نعرفه هُو أنّ إطلاقاً نارياً سُمع عند الساعة الـ9: |
Elçileri, Simon, lokal bir handa bu pusudaki rolüyle ilgili övünürken duyulmuş. | Open Subtitles | (مبعوثهم (سايمون سُمع يتفاخر في حانة محلية عن دوره في كمين |
9:30'da yardım istediği duyuldu. | Open Subtitles | وفى التاسعة والنصف, سُمع صوته يصرخ بالأستغاثة لمساعدته |
Ekip tam vazgeçmek üzereyken bir ses duyuldu. | Open Subtitles | ، بعد ما خضع الطاقم للفشل سُمع النداء |
Nacka Park'ta silahlı çatışmalar duyuldu. | Open Subtitles | "سُمع إطلاق نار في مرآب في (ناكا)." |