Onları ilgilendirmez, bunlar bizim aramızda olan şeyler. | Open Subtitles | أنه ليس من شأنهم هذا الأمر يخصنا سويا فقط |
Burs aldığım için millet benimle dalga geçiyor... ama bu onları hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | الناس تسخر منى بسبب انى بـ منحة دراسية ذلكليسمن شأنهم. |
Onları hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | إنهم أوغاد مزعجون هذا ليس من شأنهم |
Tayland eroin içinde boğulsa bile umurumda değil. Onların işi. | Open Subtitles | لا يعنيني أذا كانت هذه البلاد تغرق فى الـ"هيرويين" هذا شأنهم |
Aslında tam olarak Onların işi. | Open Subtitles | أظنك ستجد هذا من صميم شأنهم. |
Gezegeni ve insanlarını rahat bırakın yoksa bunu kullanırım. | Open Subtitles | دع هذا الكوكب و ناسه و شأنهم و إلا سأستعمله |
Ona ne olduğunu söylemedim. Bu onları ilgilendirmez. | Open Subtitles | لم أخبرهم بما حصل له ذلك ليس من شأنهم |
Benim özel hayatım onları ilgilendirmez... | Open Subtitles | حياتي الشخصية ليست من شأنهم ولا شأنها... |
Kimseye söylemedim... Çünkü kimseyi ilgilendirmez. | Open Subtitles | أنا لم أخبر أي أحد لأنه ليس من شأنهم |
Bu onları ilgilendirmez ki. | Open Subtitles | فهذا حقاً ليس من شأنهم, اتعلمين؟ |
Usandırıyor insanı. Hiçbirini ilgilendirmez. | Open Subtitles | أمر سخيف، ليس من شأنهم |
Bu onları ilgilendirmez. | Open Subtitles | هذا ليس من شأنهم |
Çünkü onları ilgilendirmez. | Open Subtitles | لأنه ليس من شأنهم |
Burada yaptıklarımız sizi ilgilendirmez. | Open Subtitles | ما نفعله هنا ليس من شأنهم |
Çünkü onları ilgilendirmez. | Open Subtitles | لأنه ليس من شأنهم |
Yerin altında olanlar onları cidden hiç ilgilendirmez. | Open Subtitles | وما يحدث تحت الأرض ليس شأنهم. |
- Onların işi bu. | Open Subtitles | هذا شأنهم. |
Bu Onların işi. | Open Subtitles | هذا شأنهم |
- Bu Onların işi değil. | Open Subtitles | -هذا ليس من شأنهم . |
- Onların işi. | Open Subtitles | -هذا شأنهم |
- Size tavsiyem, ölüleri rahat bırakın. - Ya ölüler bizi rahat bırakmazsa o zaman ne yapalım? | Open Subtitles | نصيحتى هى أن تترك الموتى و شأنهم - ماذا إن لم يتركنا الموتى و شأننا ؟ |