Saul, Filistin tehtidine karşı İsrail kabilelerini birleştirmek üzereydi. | Open Subtitles | شاؤول كان على وشك توحيد قبائل بني إسرائيل لمواجهة تهديد الفلسطينيين |
Eğer Tanrı'nın emirlerini uygularsan Kurtarıcı Saul olursun. | Open Subtitles | إذا أنت تتبعت أوامر الرب عندها ستكون شاؤول الرحيم |
Bu arada Saul Hanesi ile yaptığınız evlilik için tebrik ederim. | Open Subtitles | بالمناسبة.. تهانينا على زواجكَ من بيت شاؤول |
Askerleri yorgun, silahları kalitesiz şimdi de Saul, elçisini kızdırdı. | Open Subtitles | ...الجنود متعبون ...الأسلحة سيئة .و الآن شاؤول أغضبَ النبي |
Orada dediklerini duydun mu Saul? Evet, duydum. | Open Subtitles | ألم تسمع ما قال هناك يا شاؤول |
"Saul, niye bana kötülük ediyorsun?" | Open Subtitles | شاؤول لماذا تتهمنى؟ |
Saul atını Şam'a süren bir askerdi ve birden gökyüzünde devasa bir haç gördü. | Open Subtitles | (شاؤول) كانَ جندياً ركبَ حصانهُ نحو دمشق عندما رأى فجأةً صليباً ضخماً في السماء |
Saul çaresiz durumda olmalı. | Open Subtitles | شاؤول يجب أن يفقد الأمل |
- Saul Hanesinde bir casusum var. | Open Subtitles | ... لنا جاسوسٌ في بيت شاؤول |
Kasap Saul olarak mı? | Open Subtitles | شاؤول الجزار |
Kralın adı Saul'du. | Open Subtitles | (اسمه (شاؤول |