"شاهدتك" - Traduction Arabe en Turc

• gördüm
• izledim
• gördüğüm
• izliyordum
• gördüğümde
• görmüş
• görmüştüm
• seyrettim
• gördü
• gördüğünü
• gördüğümü
• Tanık
• izlerken
• Tanığınız

Sonra, seni tekrar gördüm sanki kahve içmekten vazgeçmişsin gibi geldi bana.
وبعد ذلك ، شاهدتك مرة أخرى وتصرفتِ وكأنكِ لا تريدين فعل ذلك

Aşkın ne olduğunu bilecek yaşa geldiğinden beri Iris'e aşık olduğunu gördüm.
لقد شاهدتك واقع في حبها منذ أن كنت بالغاً لتعرف معنى الحب.

On yıI önce Oklahoma City'de bir bara... tek başına girip civarın en hızlı üç silahşorunu hakladığını gördüm.
قبل عشر سنوات شاهدتك تدخل حانة بمفردك فى مدينة أوكلاهوما وقتلت ثلاثة من أسرع الرماة فى المنطقة

Seni izledim. O boğa seni öldürücek diye çok korktum.
لقد شاهدتك ، وكنت خائفة فلربما تمكن الثور من قتلك

Flash olduğundan beri olgunlaşmanı izledim. Olduğun kişiyle çok gurur duyuyorum.
لقد شاهدتك تنضج منذ أصبحت البرق وأنا فخور جداً بذلك الرجل

Araştırmalar için hayvanların katledilmesinin savunulduğu gösteren üç farklı tartışma programı gördüm.
شاهدتك في ثلاثة برامج حوارية مختلفة تدافع عن ذبح الحيوانات من أجل الأبحاث

Seni TV'de gördüm. Ben, Penn'de bir hukuk öğrencisiyim.
لقد شاهدتك على التلفاز أنا طالب قانوني بكلية ، بان

Eseri yakalayışınızı gördüm. İyi hareketti.
لقد شاهدتك و انت تتمسك بهذه القطعة حركة جيدة

Yapma. Seni internette gördüm. Teklifi neden kabul ettim sanıyorsun?
هيّا 00 لقد شاهدتك علي الأنترنت لماذا تعتقد بأنّني قبلت مرافقتك؟

Kızım, çok sokak dövüşü gördüm ama senin gibi hareketler yapanı hiç görmedim.
يافتاة أنا شاهدتك تقاتلين في الشارع ولكن أبداً لم أرى هذه التحركات من قبل.

Merhaba, geçen seni Amerikan Bilim dergisinde gördüm. Harikaydın.
لقد شاهدتك في مجلة ساينتفيك الأمريكية لقد بدوت رائعاً

Bütün o kutularla, yağmurun altında seni izledim.
لقد شاهدتك بجانب الصناديق اثناء هطول المطر.

- Evet. Bu öğlen, seni yukarı aşağı zıplarken izledim.
انا شاهدتك و انتى تقفزين لأعلى و لأسفل اليوم

İki ay önce, Madrid'de sizin oyununuzu izledim.
ومنذ شهرين مضى شاهدتك وأنت تمثلين نفس الدور فى مدريد

Kendine has tarzını buluşunu gururla izledim.
و شاهدتك بفخر حيث سلكت لنفسك طريق خاص بك

Seni en son gördüğüm 714 numaralı odanın olduğu katta hemşirelerin odasının oradayım.
أنا في مكان الممرضات في الطابق الأخير حيث 714هي آخر مكان شاهدتك به

Sizi bir süredir izliyordum ama bilgilerimin arasında büyük boşluklar var.
لقد شاهدتك بعض الأحيان لكن كان هناك ثغرات عديدة في معرفتي

Biliyorum. Ama seni sonra arenada gördüğümde çok farklı biri olmuştun.
أعلم ذلك ، ولكننى فى المرة التالية التى شاهدتك فيها فى الحلبة كنت رجلاً مختلفاً

Meclis üyesi Ryan'ın karısı seni otoparkta elinde silahla kaçarken görmüş!
زوجة رايان شاهدتك تجرى عبر موقف السيارات وبيدك سلاحاً

Sizi tanıyorum. Haberlerde görmüştüm.
أوه ، أنا أعرف من تكون تماماً لقد شاهدتك بالاخبار

Sen beni sevdiğini söylerken ben, yıllarca o adamla yatmanı seyrettim.
شاهدتك وأنت تعاشرين ذلك المغفل لسنوات وتقولين لى طوال الوقت أنك تحبيننى

Böylece top fitilin sana kaçmak izin zaman veriyordu ama bu kez alarm erken çaldı işte o zaman Jenna seni gördü.
كان من المفترض ان يعطيك فتيل مدفعك وقتا لكي تهرب ولكن هذه المرة جهاز الانذار اشتغل مبكرا وهذا عندما شاهدتك جينا ابلبي

- Lily seni ormanda gördüğünü söyledi.
هل تشك بى ؟ ليلي شاهدتك فى الغابه

Çünkü ben son iki haftadır her gece geç saate kadar çalıştım ama seni gördüğümü hatırlamıyorum.
لأني كنت أعمل لوقت متأخر كل ليلة طوال الأسبوعين الماضية ولا أذكر أني شاهدتك في العمل

Sizi, kaçırıldığı saatlerde onunla aynı markette gören bir Tanık var.
لدينا شاهدة تقول انها شاهدتك بالمجمع التجاري في نفس وقت اختطافها

Kendini havluyla kurulamanı izlerken, Hemen üzerine atlayıp seni sinir etmek istedim.
عندما شاهدتك تجفف نفسك بالمنشفة، أردت القفز وأخذ صورة لك.

Eğer Tanığınız olayı görmüşse avukat, dava açmak için diske ihtiyacınız yok.
إذا كانت شاهدتك رأت ذلك يحدث , أيتها المستشاره لست فى حاجه لقرصكِ لإنشاء قضيتك.