O halde oturum ertelenmiştir. Sıradaki tanığınızı yarın sabah çağırabilirsiniz. | Open Subtitles | سنكتفي بهذ القدر اليوم إذاً يمكنك استدعاء شاهدك التالي غداً |
Çünkü bir Tanık cinayet gecesinde seni Jamie'nin ön kapısında görmüş. | Open Subtitles | لأن أحد الشواهد قال إنه شاهدك عند الباب الأمامي ليلة مقتله |
Cehennemde görüşürüz FBI. | Open Subtitles | شاهدك في الجحيم، مكتب التحقيقات الفدرالي. |
Senin tanığın müzmin bir suçlu. Son uyuşturucu davasından yakayı sıyırmak istiyor. | Open Subtitles | شاهدك مجرم معتاد يحاول الإفلات من تهمة تعاطيه المخدرات الأخيرة |
Arayıp duruyor. Seni TV'de görmüş ve seninle konuşmak istiyor. Ona iş yeri numaranı verdim ama telefonu bağlamadıklarını söylüyor. | Open Subtitles | ما زال يتصل لقد شاهدك على التلفاز و يريد التحدث معك و هو يتصل برقمك و لكنهم لا يصلوه بك |
Geldiğini çoğu kişi gördü. Bak beni dinlemeni istiyorum! | Open Subtitles | شاهدك مايقارب المليون شخص هلا استمعت إلي؟ |
Tek tanığınız birden kayboluverdi yani değişiklik oldu demek ki. | Open Subtitles | شاهدك الوحيد قد فُقد فجأة لذا ، هنالك تغيّر واحد |
Çünkü küçük Joyce'la kütüphaneye girerken, sizi gören biri olmuştu. | Open Subtitles | لان هناك من شاهدك وانت تدخلين المكتبة مع الصغيرة جويس |
Billy, FBl'a o evden kaçarken gördüğünü söylemiş. | Open Subtitles | بيلي، اخبر المباحث الفيدرالية أنة شاهدك تهرب من المنزل |
Sıradaki tanığınızı çağırabilirsiniz, Bay Stamphill. | Open Subtitles | تستطيع أستدعاء شاهدك التالى ، سيد ستامفيل |
Sıradaki tanığınızı çağırabilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيع استدعاء شاهدك التالى ، سيد ستامفيل |
Diğer tanığınızı çağırmanızı istemeye cüret edebilir miyim? | Open Subtitles | هل أجروأ على أن أطلب منك أن تنادى على شاهدك التالى؟ |
Ben savcıyım sende Tanık,nereye işediğin sikimde bile değil! | Open Subtitles | أنا المدعي العام، ولستُ شاهدك. ولا يهمني من تكون. |
Eh, kulağa en önemli Tanık yoldan çıkmış gibi geliyor. | Open Subtitles | حسناً، يبدو وكأن شاهدك الرئيسي قد خرج عن السيطرة |
İki hafta sonra görüşürüz. | Open Subtitles | شاهدك في إسبوعين. |
Yarın görüşürüz, Sandy. | Open Subtitles | شاهدك غدا، ساندي. |
Anahtar tanığın, Vance Foster, ...yolsuzluk suçlamaları nedeniyle devlet tarafından araştırılıyormuş. | Open Subtitles | شاهدك الرئيس فينس فوستر كان يخضع للتحقيق من قبل الولاية بتهمة الاختلاس |
Sevgili konut kurul üyemiz senin uzman tanığın olarak tanıklık etmek istemiyor. | Open Subtitles | مفوّض إيوائنا الوسيم يأبى الشهادة بصفته شاهدك الخبير. |
Arayıp duruyor. Seni TV'de görmüş ve seninle konuşmak istiyor. Ona iş yeri numaranı verdim ama telefonu bağlamadıklarını söylüyor. | Open Subtitles | ما زال يتصل لقد شاهدك على التلفاز و يريد التحدث معك و هو يتصل برقمك و لكنهم لا يصلوه بك |
Restoranda herkes sizi gördü. Birileri ihbar edecektir. | Open Subtitles | الجميع شاهدك في المطعم أحدهم سيبلغ عن هذا الأمر |
Ateşi kesin yoksa tanığınız Sloppy Joe olur! | Open Subtitles | اوقف اطلاق النار او شاهدك سيكون قطع مهمله |
Shauna Taylor'ın ölümünden hemen sonra onun evinden çıktığını gören bir tanığımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد عيان شاهدك تغادر شقة شونا تايلور بعد وقت قصير من مقتلها |
Onu Şerif Merkezi'ne havale edecektim ama seni televizyonda gördüğünü söyledi ve şimdi de seninle konuşmak istiyor. | Open Subtitles | كنت سأوصله بالشريف لكنه قال إنه شاهدك على التلفاز ويريد التحدث إليك |
Benim meleğim. Eğer biri seni görürse, seni benden çalacaktır. | Open Subtitles | ملاكي، إذا شاهدك أي أحد سوف يقومون بأخذك بعيداً عني. |
Sen istiyorsun diye yetkimi aşıp bir tanığı müsadere altına aldım. | Open Subtitles | لقد صادرت شاهدك خارج سلطاتى استنادا على ندائك |
O zaman beni bir dahaki görüşünde bize yeni Tanığını söylemediğin için kızıyormuş numarası yapacağım. | Open Subtitles | إذاً في المرة القادمة التي تراني فيها سأتظاهر بالغضب لأنك لم تخبرنا عن شاهدك الجديد |
Tanığınızın şüpheleri var. | Open Subtitles | شاهدك سيكون عنده افكار ثانيه |