"شبحها" - Traduction Arabe en Turc

• hayaletini
• hayaleti
• hayaletiyle

Bir TV yıldızı intihar etmiş, ve insanlar onun hayaletini televizyonda görmüşler.
نجمه قتلت نفسه ، و الناس شاهدوا شبحها على التلفاز

hayaletini gördüğünde ona ne olduğunu sormadın mı?
عندما رأيت شبحها هل سألت ما الذي حدث لها ؟

Ben de kütüphaneye geri döndüm ve hayaletini gördüm.
لذلك عُدت إلى المكتبة فرأيت شبحها

hayaleti orada avlanıyor. Onunla şahsen tanışırsınız.
يطارد شبحها ذلك المكان أنت سوف تقابلينها شخصيا

Ya da kızın hayaleti yaptı.O zaman bu ikisinin ölümünün bağlantılarını açıklardı.
أو ما فعله شبحها أعني أنه يفسر تقارب موتهما

Yani onun.. hayaletiyle mi?
أتعني ... شبحها ؟

"Ben Yaptım..!" diye bağırdı şimdi sen bana onun hayaletini görebildiğini söylüyorsun
فإنطلقت مباشرة للخارج و !"صاحت، "أنا فعلت ذلك لذا أنتِ تقول أنك رأيتِ شبحها

Lanet olası gerçek! hayaletini gördüm!
بلى، لقد رأيت شبحها

Annesinin sinirli hayaletini gördüğünü söylüyor.
يقول بأنه يرى شبحها الغاضب

- Aslında hayaletini görmedim.
لم أرى في الحقيقة شبحها

Hala duştayken hayaletini görüyorum.
لا أزال أرى شبحها وأنا أستحم

Plaza Otel'in çökmüş koridorları arasında dadısının odasını bulmaya çalışırken inşaat işlerine seslenen Eloise'in hayaletini duyabiliyor musunuz?
هل يمكنكم سماع شبحها... ينتشر عبر الإنطواءات... و دهاليز فندقها المحبب (بلازا)

hayaletini evet.
شبحها, نعم

hayaleti, Prentis'inki gibi gelecekte olmadığı için belki de...
لقد ظننت ربما لان شبحها ليس هناك بالمستقبل مثل برينتز , لقد ظننت ربما

Ruhu ya da hayaleti.
روحها أو شبحها أو شيء من هذا القبيل

hayaleti amaçsızca dolaşıyor yorgun, aç bir başına.
شبحها سيكون هائمًا... حسير، وجائع... ووحيدًا.

- Onun hayaleti gibi bir şey mi?
أنت تعنين شبحها ؟ شيء من هذا القبيل

hayaleti dolaşıyor olabilir, değil mi?
أعني أن شبحها ربما يطوف في المكان أليس كذلك؟ .

Onun hayaleti ile konuşuyordun
كنت تتحدث إلى شبحها

Onun... hayaletiyle.
تعني ... شبحها ؟