Kathy yarı çıplak kalıyor ve yakışıklı bir adamla seks yapıyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | كاثي تصبح شبه متعرية وتمثل الجنس معرجلوسيم. |
Kathy yarı çıplak kalıyor ve yakışıklı bir adamla seks yapıyormuş gibi yapıyor. | Open Subtitles | كاثي تصبح شبه متعرية وتمثل الجنس مع رجل وسيم |
Babasını bulmak isteyen korku dolu, acıkmış, yarı çıplak bir kadın. | Open Subtitles | الخائفة، الجائعة، صغيرة شبه متعرية الإمرأة التي تريد إيجاد أبيها |
Bu sadece yarı çıplak kızların arabalara yaslanmış fotoğrafları.. | Open Subtitles | هي فقط صور شبه متعرية ِ تَشكيل البناتِ بالسياراتِ. |
Dediğin gibi, yarı çıplak ve düzüşmeyi seven beyaz bir kadınla tek başınasın. | Open Subtitles | أنت خارجاً هنا لوحدك كما تَقُولُ إمرأة بيضاء شبه متعرية لمن يحب أن يعاشرها |
Çok korktu, oturma odasında yarı çıplak koşuyordu. | Open Subtitles | لقد كانت تركض و هي شبه متعرية في غرفة معيشته بعد ذلك تحداني و أصبح يحدق في |
Belki yarı çıplak partilere gitmeyi seviyordur. | Open Subtitles | ربما تحب أن تكون مُطاردَة من قبل أحد و هي شبه متعرية |
Daha yirmi dakika önce, odamda yarı çıplak bir Mutlu Boyle, ondan "Sinirli, küçük, şirin bir şey. | Open Subtitles | عشرون دقيقة مضت , a شبه متعرية بويل السعيد قالتْ بأنّها كَانتْ مُلحّةَ. |
yarı çıplak bir kadınla nasıl sohbete başladığını merak ediyorum görgüsüzlük etmeden. | Open Subtitles | أنا فقط أَتسائلُ كَيفَ أُدردشُ a إمرأة شبه متعرية بدون مُشَاهَدَة خشنةِ. حَسناً، فقط يَكُونُ ودّيُ. |
Evinde, yarı çıplak ve zincirlenmiş beyaz bir kadın var. | Open Subtitles | إمرأة بيضاء شبه متعرية مقيّدة فى بيتك |
yarı çıplak hoplayan güzel kızlar. | Open Subtitles | النساء الجميلات وثب حول شبه متعرية . |