Az önce piyasa araştırma şirketi işleten bir arkadaşımla konuştum. | Open Subtitles | حسناً , للتو تحدثت مع صديق يدير شركه ابحاث تسويقيه |
Akabinde, bir hafta sonra, Qatari şirketi aynı şekilde. | TED | وكان هناك هجوم لاحق بعدها باسبوع ضد شركه قطريه |
Bana sorarsan, kitaplıktan daha fazlasını isteyen bir şirket. | Open Subtitles | إذا سألتنى.. فإنها كانت تفضل شركه أكثر من مكتبه |
Gerçekten ilginç bir şirket. Pek çok zenginle anlaşmaları var. | Open Subtitles | انها شركه غريبه حقا لديها عقود تتجاوز قيمتها 500 |
Su şirketinin adresi var bende. | Open Subtitles | ولو كان الامر يهمك فلدى عنوان شركه المياه |
İsviçreli bir şirketin ürettiği bir saat, O yüzden Swatch diyorlar. | Open Subtitles | شركه سويسريه اخترعت تلك الساعه لذلك سموها سواتش |
Herkes bundan iyi bir şey çıkardı, Hughson'ın şirketi hariç. | Open Subtitles | لقد أستفاد الجميع من هذا فيما عدا شركه هغسون |
Yetenek denemesine California'ya gidiyorsun plak şirketi için? | Open Subtitles | أنت ذاهِبه إلى كاليفورنيا لتختبري في شركه اسكونات ؟ |
Berlin'de ithalat şirketi işlettiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد اخبرنى انه يدير شركه استيراد خارج برلين |
Sağlık sigortası şirketi CIGNA sadece bir kulak için implantı ödeyeceklerini söyledi. | Open Subtitles | شركه تأمينه الصحي ـ سيجنا ـ قالت بأنها ستدفع ثمن زرع في فقط احد أذانها |
Ben sadece büyük bir şirketi yönetmek için biraz genç olduğunu söylüyordum. | Open Subtitles | هذا جيد إلى حد ما لكنى كنت أقول أنك شركه رئيسيه |
Bu bir ülke değil, bir şirket sen de orta kademe yöneticisin. | Open Subtitles | إنها لبست دوله إنها شركه وأنت فقط من الإداره الوسطى |
Roket motorları için parça üreten bir şirket kuruyor ve zengin oluyor. | Open Subtitles | وأنشأ شركه لتصنيع أجزاء من الصواريخ وأصبح غني |
Bak ne diyeceğim. Sen burada kal ve kişiler hakkında araştırma yap. Büyük bir şirket olduğu için, birileri nasıl durdurulacağını biliyor olmalı. | Open Subtitles | فقط ابق هنا, واعملا معاً انها شركه كبيرة لابد ان احدهم يعلم شيئاً وكيف يمكننا ايقافها |
Arthur Peale, Black Mountain Su şirketinin sahibi. | Open Subtitles | ارثر بييل يمتلك شركه الجبل الاسود للمياه |
Aldığım her şirketin tüm hareketlerini iyi bilirim. | Open Subtitles | الأبحاث الموسعه, أعرف كل شئ عن كل شركه أشتريها |
İş verenime de minnettarım, Kedicik aş ki oda tamamıyla Cockburned şirketine ait bir alt şirket. | Open Subtitles | أنا شاكرة لصاحب العمل ، شركة القطة، التى تتبع بالكامل شركه الكوكبورن الغير محدوده. |
Azınlık şirketleri oldukların için %10 garanti veriliyor. | Open Subtitles | فهي شركه أقليات، لذلك فهي تضمن عشرة في المئة من الأعمال |
Sadece, apartman binasında olan bir hukuk şirketinden etkilenmediğini söyledi. | Open Subtitles | أنها ليست سعيده أن تذهب الى شركه محاماة داخل شقه أحدهم |
İkisi de Belgrad kaynaklı Luca Univox adında bir şirketten. | Open Subtitles | و الاثنان من شركه تدعى لوكا يونيفوكس مقرها فى بلغراد |
Hayır, adıma çalışan çok fazla doktor var. Biyoteknoloji firması işletiyorum. | Open Subtitles | لا، لدي عمل آخر أنا ادير شركه تكنولوجيا حيويه |
Çok karlı bir elektronik ürün dağıtım şirketim var. | Open Subtitles | امتلك شركه ناجحه جدا لتوزيع الالكترونيات |
Fazla bir şey değil. Stajyerdi sanırım, aşağı yakada bir şirkette. | Open Subtitles | لقد كان مشاور قانوني كما أظن في شركه في مركز المدينه |
Oh, buldum, "Pardon, dünyanın en büyük bilgisayar şirketini yönetmediğiniz zamanlarda uluslararası bir komploya karışmış olma ihtimaliniz var mı?" | Open Subtitles | اوه انا عرفت.. عذرا حينما انت لا تدير اكبر شركه حواسب فى العالم |
Fakat buradaki sorun, bir firma pamuk pedi sorunsuz üretiyor. | TED | ولكن المشكله انه توجد شركه تعمل حفاظات خاليه من مادة القطن ومع ذلك فهي تعمل جيدا |
24 saat boyunca güvenlik şirketince izleniyor. | Open Subtitles | تقوم شركه الحراسه بتشغيلها على مدار 24 يوميا |
Hey, eğer seni kovarsa her zaman benim için P.I. şirketinde çalışabilirsin. | Open Subtitles | لو اطلق النار عليك انت تستطيع ان تعمل لحسابي في شركه ب.ي . |