"شفره" - Traduction Arabe en Turc

• kodu
• şifre
• kod
• kodunu
• şifresini
• usturasını
• şifreli
• sloganıdır

Bu üssün bilgisayar tutanakları için giriş kodu.
هذه شفره دخول على كمبيوتر القاعده .. في جميع السيرفرات

Odasından aldığım kâğıtlarda ...bulduğum bir şifre.
انها شفره وجدتها في الورق الذي اخذته من حجرته

Üç basamaklı bir kod. Size verdiğim kağıdın üzerinde.
إنها شفره ثلاثية الأرقام موجوده على الورقه التى أعطيتها لك

Onu ve kızı bırak, giriş kodunu al.
هو البنت يخرجون احرار عندها تحصل على شفره الدخول

Amiralim, oyunumuzu yuttular. Rochefort az önce bir telsiz mesajının şifresini çözdü.
لقد ابتلعوا الطعم , ادميرال روتشيفورت قد قام للتو بفك شفره اتصال

Katilin son gördüğü şey ise yaşlı adamın, kendi usturasını çıkarıp boğazına dayayıp kesmesi olmuş.
أن الرجل المسن يخرج شفره خاصه به و يضعها على عنقه ثم يقطع

şifre onların dillerinde ama yine de şifreli.
بنيت شفرتنا على اساس لغتهم لكنها لا تزال شفره

Bu Kardeşliğin tek sloganıdır. Ve biz buna inanırız.
هذه شفره الاخويه هذا ما نؤمن به

Her silah bir kod taşır ve aynı kodu taşıyan diğer silahlara doğru ateş etmezler.
كل مسدس يوضع فيه شفره ولايمكنك أطلاق النار على شخص أخر يحمل مثل السلاح والشفره

- Bilmen gerekirdi ki O'Neill'ın genetik kodu kendi güvenliği için koruma altına alınmıştır.
شفره * أونيل * الوراثيه حاميه الشخصى لحمايتِه الخاصةِ

SG-1'in göz kodu, efendim.
نتلقى شفره تعريف * إس جى - 1 * للعين , سيدى

Khasinau'nun kasası biyometrik giriş kontrolünü kullanıyor. şifre yok, anahtar yok.
قبو كازانو يستخدم مقياس حيوى وليس شفره أو مفتاح

Çöpe attım. Çoktan yakılmıştır. İçinde bir şifre olduğunu biliyorum.
لقد رميت بها لقد تم إحراقها الآن أعلم أنها تحتوي على شفره

Bu bir kod değil, tamam mı?
انها ليست شفره, حسناً؟

O cihazın kodunu kırdık. Şimdi elimizde bir şeyler var.
لقد كسرنا شفره هذا الجهاز اصبح لدينا خيط الان

Rush, Destiny'nin temel kodunu kırdığından bu yana tüm bu tıbbî cihazlara erişim sağlayabildik.
"حسناً منذ أن إخترق "رش شفره "ديستنى" الرئيسيه كل هذه الأجهزه الطبيه للقدماء متاحه لنا

Yamamoto'nun şifresini çözdük, fakat henüz tamamını anlamış değiliz.
مات , نحن قد اخترقنا شفره ياماموتو لكننا فقط لم نستطيع حلها

İyi haber, Matsui bize sistemin giriş şifresini verdi.
الان لدى اخبار جيده لقد حصل "ماتسو" على شفره النظام الرئيسى

Katilin son gördüğü şey ise yaşlı adamın, kendi usturasını çıkarıp boğazına dayayıp kesmesi olmuş.
و آخر ما رآه القاتل أن المتدين يخرج شفره و يضعها على رقبته ثم يقطع

Muhteremle bitkisel narkotik madde alışverişi sırasında şifreli bir dil kullanırız.
انظر,انا ورفريند لدنيا شفره معقده في نقاشنا عن سوق المخدرات