| Chris Anderson: Shep, geldiğin için çok teşekkürler. | TED | كريس أندرسون: شكرًا جزيلًا على حضورك، شيب. |
| Shep, başardığın şey için ve geldiğin için çok teşekkürler. | TED | شيب، شكرًا جزيلًا على ما أنجزته ولحضورك معنا. |
| AM: Teşekkür ederim, sayın milletvekili. Bu gece bize katıldığınız için çok teşekkürler. | TED | آ.م: شكرًا لك، حضرة النائب، شكرًا جزيلًا على انضمامك لنا الليلة. |
| Öncelikle, bu şirketin bir parçası olduğunuz için çok teşekkür ederim ki hiçbir sorun çıkmayacağından eminim. | Open Subtitles | أولًا، شكرًا جزيلًا على مشاركتكم في هذا الأمر فلقد قمنا بعمل جيد |
| Aradığınız için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على اتصالكم. |
| Geldiğin için çok teşekkürler. Yardımcı olacak türden bilgiler almak her zaman iyidir. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على حضورك إنه من الجيد دائمًا الحصول على المعلومات |
| Peki. Maestro, beni eğittiğiniz için çok teşekkürler. | Open Subtitles | حسنًا، أيّها المايسترو، شكرًا جزيلًا على تعليمي. |
| Her neyse, uğradığın için çok teşekkürler ama burası sadece yetenekliler için bir bölge, o yüzden... | Open Subtitles | على أيّةِ حال، شكرًا جزيلًا على زيارتك لنا، لكن هذه الغرفة لذوي المواهب فحسب، لذا... |
| Her neyse, uğradığın için çok teşekkürler ama burası sadece yetenekliler için bir bölge, o yüzden... | Open Subtitles | على أيّةِ حال، شكرًا جزيلًا على زيارتك لنا، لكن هذه الغرفة لذوي المواهب فحسب، لذا... |
| Dinleyin, çocuklar, parti için çok teşekkürler | Open Subtitles | أنصتوا يارفاق، شكرًا جزيلًا على الحفل. |
| Evet yardımınız için çok teşekkürler. | Open Subtitles | أجل، شكرًا جزيلًا على مساعدتك |
| Zaman ayırdığınız için çok teşekkürler. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على وقتك |
| Yardımınız için çok teşekkürler. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على المساعدة |
| Geldiğiniz için çok teşekkürler. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على قدومكم |
| Yardım ettiğin için çok teşekkür ederim, Lauren. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على مساعدتي (بهذا الأمر يا (لورين |
| Geldiğin için çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكرًا جزيلًا على قدومكِ. |