Aslında, dün gece canlı ve iyi bir şekilde kaleden çıkarken görülmüş. | Open Subtitles | في الحقيقة، إنه شوهد وهو يركب فرسه ويخرج من القلعة ليلة أمس حياً وبخير. |
Birinci Bulvar'da bulunan evinize girerken görülmüş. | Open Subtitles | لقد شوهد وهو يدخل شقتك في الجادة الاولى |
Englewood Hotel'ine girerkek görülmüş. | Open Subtitles | لقد شوهد وهو يدخل فندق آنجلوود |
Evinden çıkarken görülmüş. | Open Subtitles | لقد شوهد وهو يغادر منزلها |
- Zehri koyarken görülmüş. | Open Subtitles | لقد شوهد وهو يضعه |
Keeley işten çıktığında onunla konuşurken görülmüş. | Open Subtitles | شوهد وهو يتحدّث إلى (كيلي) عندما غادرت العمل |
Scuttlebutt'a göre ortadan kaybolmadan kısa bir süre önce Mickey Wolfmann, Altın Diş'le üç saatlik bir tura çıkarken görülmüş yoksa "üç saatlik tur" mu demeliydim? | Open Subtitles | وفقاً للشائعات, قبل إختفئه بفترة قصيرة (ميكي ولفمان) شوهد وهو يستقل "الناب الذهبي" في رحلة لثلاث ساعات أو أسميها: "رحلة الثلاث ساعات" |