"شيءاً" - Traduction Arabe en Turc

    • Bir şey
        
    • birşey
        
    • bir şeyler
        
    • bir şeyi
        
    • Birşeyler
        
    • birşeyi
        
    • şeye
        
    • şey mi
        
    Peki Bir şey diyeyim mi canım, seni rahatlatacaksa hiç tipim değilsin. Open Subtitles حَسناً،تَعْرفُ شيءاً, إذا هو أيّ تعزية إليك، أنت فقط ليس من مستواي.
    Bir şey görürsem, kağıt ya da çöp, hemen alırım. Open Subtitles إذا أَرى شيءاً أنا أَلتقطُه، سواء هو ورقةُ أَو قمامةُ.
    Frasier'ın söylediği birşey kafama takıldı. Open Subtitles قالَ فرايزر شيءاً قبل أيام الذي إلتصقَ حقاً في رأيي.
    Odada birşey unutmuşum. Benim için bakar mısın? Open Subtitles بالمناسبة تَركت شيءاً في غرفةِ الجلوس هَلْ يمكن لك أن تبحث لي؟
    Hapishane müdürü bir şeyler biliyor. İptal etsek iyi olur. Open Subtitles يعرف المراقب شيءاً من الأفضل أن نلغي الهروب
    Tüm bu çile, ummadığım bir şeyi fark etmemi sağladı. Open Subtitles تَعْرفُ، هذه المحنةِ الكاملةِ جَعلَني أُدركُ شيءاً بأنّني لَمْ أُتوقّعْ.
    İnsanlar sana indirim yaptığında, karşığında Birşeyler bekliyorlar. Hala anlamıyorsun, Gina. Open Subtitles عندما ناس يَعطونَك تخفيضاتَ، يَتوقّعونَ شيءاً بالمقابل.
    Evdeki her şeyin, sen başını öte yana çevirince kıpırdadığını... ve ancak göz ucuyla Bir şey görebildiğini fark etmemiş miydin? Open Subtitles ما لاحظتش ان مفيش حاجة في البيت تتحرك حتى تنظري بعيدا وبعدها بأنك فقط تمسكي شيءاً خارج الزاوية بعينك؟
    Seni korkutmak istemem... ama galiba aşağıda Bir şey gördüm. Open Subtitles أَنْ لا احزرك لكني أعتقد اني رَأيتُ شيءاً هُنا.
    Az önce Bir şey gördüm ama gerçek miydi ya da içinizden biri onu gördü mü bilmiyorum. Open Subtitles أنا فقط رَأيتُ شيءاً. و لَيْسَت لِدي فكرةُ إذا هي كَانتْ حقيقيَة لو أيّ حد منكم شافة ولا لسة
    Şehirdeki gezintisine devam etti ta ki... ilgisini çeken Bir şey buluncaya kadar.Bulduğundaysa... ilk tepkisi şu oldu: Open Subtitles بأول وجبة جاهزة في حياته وتَمشّى في شوارعَ المدينةَ حتى وَجدَ شيءاً متألّقَ جداً فكان لا بد أن يقول
    Bir daha babanızın çamaşır çekmecesinde ilginç Bir şey bulursam kendime saklayacağım. Open Subtitles في المرة القادمة أَجِدُ شيءاً في ساحبِ ملابس أبِّك الداخلية، أَنا فَقَطْ سَأَجْلسُ عليه.
    birşey bildiğini sanıyorsun ama bilmiyorsun. Open Subtitles تَعتقدُ بأنّك تَعْرفُ شيءاً لَكنَّك لا تعرف
    Bir gün atış poligonuna gitti ve banada marketten birşey lazım oldu. Open Subtitles العصر واحد، خَرجَ إلى مدى إطلاق النار، وأنا إحتجتُ شيءاً مِنْ المخزنِ، لذا دَعوتُه.
    Bu sabah otelde çok ilginç birşey gördüm. Open Subtitles رَأيتُ شيءاً مثيرَ جداً في الفندقِ هذا الصباحِ.
    Dedim ki müdür bir şeyler olduğunu biliyor. İptal ediyoruz. Open Subtitles قلت، أن المراقب يعرف شيءاً ألغِ عملية الهروب
    Muhtemelen o odada, onlarla olduğum için onlardan bir şeyler kapmışımdır. Open Subtitles لا طريقَ. أنا من المحتمل مَسكَ شيءاً مِنْ فقط أنْ يَكُونَ في ذلك غرفة مَع أولئك الناسِ.
    Ki bu arada bir şeyler söylersen harika olurdu. Open Subtitles لهذا السبب هو سَيَكُونُ عظيمَ إذا قُلتَ شيءاً حواي الآن.
    Bu sefer de başka bir şeyi, iyi olmadığım bir şeyi denemek istiyorum. Open Subtitles أعتقد لَرُبَّمَا حان الوقتُ أُحاولُ شيءاً لَستُ جيّدا فية ،شيء مختلف.
    O anın heyecanıyla Birşeyler söylersin inanırlar, sonsuza kadar sanırlar. Open Subtitles تَقُولُ شيءاً في أحرِّ ساعاتِ اللحظة. هَلْ تَعْنيه؟ يَعتقدونَ بأنّه إلى الأبد.
    Çünkü bilmediğim birşeyi öğrendim. Open Subtitles ' يَجْعلُ أنا إكتشفتُ شيءاً بأنّني مَا عَرفتُ.
    Önümde kerteriz alacak bir şeye ihtiyacım var. Open Subtitles أَحتاجُ شيءاً في المقدمة لاخذ بَعْض المِقياسِ.
    Alkol manyağı olacağından daha komik Bir şey mi? Open Subtitles تَعْني شيءاً أكثر تسليةً مِنْ مستقبلِكَ الإفراط في الكحول؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus