"شيء على وجه" - Traduction Arabe en Turc

• bir şey

Özel bir şey yok. Belki biraz formda kalmak için.
لا شيء على وجه الخصوص ربما لأجل القليل من الانسجام

Onu bir daha göremeyeceğim gerçeği dışında bir şey bilmiyorum.
لم أعرف أي شيء على وجه التأكيد باستثناء أنني لم أقابلها أبداً لمرةٍ أخرى

Liverpool'dan mektup yazdığımda sana önemli bir şey söyleyeceğimi bildirmiştim.
عندما كتبت لك من ليفربول، قلت كان لي شيء على وجه الخصوص أن أقول لك.

Özel bir şey hatırlıyor musun?
أيمكنك تذكّر أي شيء على وجه الخصوص بشأن ذلك ؟

- Belirli bir şey yok, sadece iç güdüler.
أوه، لا شيء على وجه الخصوص بالفطرة الخالصة

Anna'yla ilgili şeyler ama daha net bir şey yok.
أمور بخصوص "أنّا" لكن لا شيء على وجه التحديد بعد

Ne kompliman için, ne benim gösterişim için ne de herhangi bir şey için.
لا لأجل التملق أو غروري أو لأي شيء على وجه الأرض

Kesin bir şey söylerdim ama ağzım mantarlı patlamış mısır doluydu.
كنت أود قول شيء على وجه اليقين لكن فمي كان مليئا بالفشار

Şimdi ise dünyada bundan daha acınası bir şey olmadığını düşünüyorum.
لكنّي أرتأيها الآن أتعس شيء على وجه الخليقة.

Dünyada bu kadar kocaman ve aynı zamanda yetersiz hissettiren başka bir şey yoktur.
لا يوجد شيء على وجه الأرض التي يجعلك تشعر كأنك كبير جداً وبالتالي غير مؤهل كل ذلك في نفس الوقت.

Yeryüzünde bundan daha çekici bir şey yok
لا شيء على وجه الأرض أكثر بهجة

bir şey mi istemiştin?
إذا, هل تريد أي شيء على وجه التحديد؟

Bu gezegen üzerinde ateşli,... taze bir amcıktan daha fazla sevdiğim bir şey yoktur.
لا يوجد شيء على وجه الأرض... أحببته أكثر من المهابل الجديدة المثيرة

Rokk dünya üzerinde yaratığı yok edecek bir şey olmadığını söyledi.
قال (روك) أنّ لا شيء على وجه الأرض يستطيع تدمير الوحش.

Özellikle baktığınız bir şey var mı?
هل تبحث عن شيء على وجه التحديد؟

Aradığınız Özellikle bir şey ?
هل تبحث عن أي شيء على وجه الخصوص؟

Aradığınız belirli bir şey var mı?
هل تبحث عن أي شيء على وجه الخصوص.

Aklıma pek bir şey gelmiyor.
لا أتذكر أي شيء على وجه الخصوص.

Şahsi bir şey değil.
لا شيء على وجه الخصوص.