Ama haydi burası hakkında söylediğin her şeyin doğru olduğunu düşünelim. | Open Subtitles | لكن لنتصور أن كلّ شيء قد قلتِه عن هذا المكان صحيح |
Aramamak ise her şeyin değiştiğini kabullenmekti. | TED | إن عدم مناداته بأبي كان اعترافًا بأن كل شيء قد تغير. |
Yani, herhangi bir şey olabilir. Hatta belgelerinden bazılarını kaybetmiş olabilirler. | Open Subtitles | أعني, أنه قد يكون أية شيء, قد يكونوا فقط اضاعوا بعضاً من أوراقها. |
Kaygım şu ki, bir çadırın altında her şey olabilir. | Open Subtitles | ما يقلقني هو أن أي شيء قد يحدث تحت خيمة |
Ne bu, çocuklar için iyi olabilecek bir şeyi önerdim diye cezalandırıyor musun? | Open Subtitles | ما هذا, أهذا عقاب لأنّني اقترح شيء قد يكون في مصلحة الولدين فعلاً؟ |
bir şeyler olacağını biliyordum ama hiç bir fikrim yoktu. | Open Subtitles | أعرف أن هنالك شيء قد حدث ولكن ليس لدي أي فكرة |
Ancak öğrendiğim bir şey var: sevgi, intihara meyilli birini, kendini yaralamasını engellemek için yeterli olsaydı, intiharlar çok nadir olurdu. | TED | ولكن هناك شيء قد تعلمته: إذا كان الحب كافيًا لإيقاف شخص ما يفكر بالانتحار من إيذاء نفسه، الانتحار بالكاد سوف يحدث. |
Bu konuyu, hiçbir şeyin değişmediğini göstermek için açtık. | Open Subtitles | و قد ذكرنا الموضوع فحسب لنقول أن لا شيء قد تغير فعلا |
Biliyorsun, Petra; ben ve Lester her şeyin bitmiş gibi... göründüğü zor zamanlardan geçtik. | Open Subtitles | أترين يا بيترا , ليستر و أنا مستمران مع بعضنا عندما يبدو لنا بأن كل شيء قد انتهى |
Nasıl olduğunu anlamadan, sadece her şeyin gelişmiş olduğu bilgisiyle. | Open Subtitles | دون أن تذكر كيف حدث هذا لكنك ستتذكر حقيقة أن كل شيء قد أصبح أفضل |
Peki ama bir sonraki her şey olabilir perşembesinde kesinlikle bara gidiyoruz. | Open Subtitles | "حسنا, لكن "أي شيء قد يحدث يوم الخميس القادم حتما سنذهب لبار |
Onun dışındakiler değişkendir, her şey olabilir. Ama bu belirli anlar, sabit kalmalıdır. | Open Subtitles | أي شيء آخر قد يتغير , أي شيء قد يحدث ولكن تلك اللحظات المعينة يجب أن تبقى |
Çok küçük bir şey olabilir bir anda hatırlayamayacağınız bir şey. | Open Subtitles | أي شيء قد يكون صغيرا جدا أي شيء قد لا تستطيعين تذكره فورا |
diğer yanda, derin bir ataerkilliğin hakim olduğu bir toplum ve erkek-kadın önceliğini tehdit eden herhangi bir şeyi reddediyor. | TED | من جهة أخرى، يعتبر مجتمعا بنظام أبوي صارم. يرفض أي شيء قد يهدد النظام المتبع بين الذكر والأنثى. |
Ancak kontrol edilmiş bir şeyi desteklemek kontrol edilmemiş bir şeyi desteklemekten daha iyidir. | TED | لكن الأفضل هو إختيار شيء قد فُحص على شيء لم يُفحص |
Buraya bir şeyler inşa etmek yerine olduğu gibi bırakmayı düşünmelisiniz. | Open Subtitles | بدلاً من بناء شيء.. قد ترغب في تركه كما هو. |
- Olay mahaline gidip, kaçırdığımız herhangi bir şey var mı diye bakmak isterim. | Open Subtitles | سأكون اكثر سعادة إن عدت إلى مسرح الجريمة لأرى إن كان هناك أي شيء قد غفلنا عنه |
Ama sonra her şey tepe taklak oldu: evliliğim, işim, her şeyim. | Open Subtitles | لكن كل شيء قد تحطم الزواج , العمل , كل شيء |
Daha önce keşfettiğimiz her şeyden daha tehlikeli olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | بدأت أعتقد بإنها أكثر خطورة من أي شيء قد عرفناه |
Yardımı dokunabilecek birşey aramak için Henry'yi onun evine yolladık. | Open Subtitles | لذلك ارسلنا هنري الى بيتها ليجد اي شيء قد يفيدنا |
Kraliyet Danışma Meclisi kararını verdi kutsal toprak haricindeki her şey gitti. | Open Subtitles | المجلس الملكي قد أصدر حكمه كل شيء قد ضاع باستثناء الأرض المقدسة |
Subay eğitim okuluna girmeyi riske atabilecek, hiçbir şey yapamam. | Open Subtitles | آسفة، لا يمكنني أن افعل أي شيء قد يعرض للخطر |
Birinin imkansız olan bir şeyi yapmasına yardım edebilecek bir şey geliyor mu aklına? | Open Subtitles | أيمكنك التفكير في شيء قد يساعد أحدهم على فعل ما هو مستحيل؟ |