"شيء يجب ان" - Traduction Arabe en Turc

    • gereken bir şey
        
    • gereken birşey
        
    • Son bir mesele
        
    Bu arada, benim için yapman gereken bir şey var. Open Subtitles في الوقت الراهن, هناك شيء يجب ان تفعله من أجلي
    Bay Monk,sana söylemem gereken bir şey var. Evet. Open Subtitles السيد مونك ، هناك شيء يجب ان اخبرك به ـ نعم
    Yapmam gereken bir şey var ve bunu senin önünde yaparsam ilişkimizin bütün yapısı değişecek Open Subtitles عزيزي .. هنالك شيء يجب ان افعلة .. و اذا فعلتة امامك
    Yani bir iki kadeh içtiyseniz, bu akşam düşünmeniz gereken birşey. TED وهو شيء يجب ان تفكروا فيه الليلة ان شربتم كأسين
    Sana anlatmam gereken birşey var. Tamam. Open Subtitles ـ هناك شيء يجب ان اخبرك به ـ حسنا
    Kesinlikle. Son bir mesele var. Open Subtitles بدون شك ولكن يوجد شيء يجب ان نتفق عليه
    Gitmeden önce bilmen gereken bir şey var John. Open Subtitles هناك شيء يجب ان تعرفه يا جون قبل ان نذهب
    Herb, kulaklık hakkında bilmen gereken bir şey var ki-- Open Subtitles هيرب اعتقد ان هناك شيء يجب ان تعرفه عن سماعة الراس
    Ama bilmen gereken bir şey var. Open Subtitles أجل، انني كذلك لكن هناك شيء يجب ان تعلمه
    Tek kişilik yıkım ekibiyim ben. Endişelenmen gereken bir şey varsa o da hâlâ prensese açılamamış olman. Open Subtitles لو تريد أن تقلق على شيء , يجب ان تقلق بخصوص عدم اخذ خطوة إيجابية بإتجاه الأميرة بعد
    Bak, eğer birlikte takılmaya devam edeceksek, benim hakkımda bilmen gereken bir şey var: Open Subtitles اسمع ان كنا انا وأنت سنستمر بالتسكع سوية فهناك شيء يجب ان تعرفه بشأني
    Bebeğimin sağlıklı kiloda doğması ve organ nakline tamamen hazır olması için yapmam gereken bir şey var mı? Open Subtitles هل هناك اي شيء يجب ان أفعله ليصل طفلي للوزن المثالي عند الولاده
    Sayın Başkan, eğer bana bir dakikanızı verebilirseniz, size anlatmam gereken bir şey var. Open Subtitles سيدي الرئيس فقط ان كنت اسطيع اخذ دقيقة من وقتك, هناك شيء يجب ان اخبرك به.
    Ama benim hakkımda bilmeniz gereken bir şey var. Open Subtitles لكن هناك شيء يجب ان تعلمه بخصوصي.
    Rebecca, sana söylemem gereken bir şey var. Open Subtitles ريبيكا هناك شيء يجب ان اخبرك به
    Bu mutlaka kendi başına görmen gereken bir şey. Open Subtitles هذا شيء يجب ان تشاهديه لمصلحتك
    Nick hakkında bilmen gereken birşey var. Open Subtitles لكن هناك شيء يجب ان تعرفيه بخصوص نيك
    Ve aynı zamanda yabancı olmanın, yeni gelmiş olmanın, sahneye yeni çıkmış olmanın iyi birşey olduğunu farkettim -- ve sadece iyi de değil, aynı zamanda müteşekkir olunması gereken birşey, belki de gemiden gelen bir hediye. TED و أدركت في نفس الوقت أنه من المقبول ان تكون غريباً ومهاجراً جديداً على المشهد-- ليس فقط مقبولاً لكن شيء يجب ان تكون شاكراً له رُبما هدية من القارب
    Çünkü sana söylemem gereken birşey var. Open Subtitles لان هناك شيء يجب ان اخبرك به
    Görmeniz gereken birşey var. Open Subtitles هناك شيء يجب ان تروه
    Kesinlikle. Son bir mesele var. Open Subtitles بدون شك ولكن يوجد شيء يجب ان نتفق عليه

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus