"شيئاً جيداً" - Traduction Arabe en Turc

    • güzel bir şey
        
    • iyi bir şeyler
        
    • güzel bir şeyler
        
    • iyi bir şey
        
    • iyi şeyler
        
    • iyi bir şeymiş
        
    • iyi birşey
        
    Yüzüğünü bulmak istiyorum çünkü bulursam bugün güzel bir şey yapmış olacağım. Open Subtitles أريد ان أجد خاتمك لإنني سأكون قد فعلت شيئاً جيداً في اليوم
    Bu benim sabırsızlıkla beklediğim şey değil ama sonunda gece vakti uyumak değişim için güzel bir şey olabilir. Open Subtitles لم أكن أتطلّع إلى ذلك لكن ربما يكون شيئاً جيداً كى أخيراً أنام فى وقت الليل للتغيير
    Genelde, babanızın çılgın entrikaları TV'de iyi bir şeyler bulduktan hemen sonra boşa çıkar. Open Subtitles عادة مخططات أبوك ..المجنونة تفشل حالما يجد شيئاً جيداً في التلفاز
    Bir gün kızı onun iyi bir şeyler yaptığını anlayacak. Open Subtitles شيئ ما تستطيع طفلته الإشارة إليه قائلة بأنه فعل شيئاً جيداً
    Çünkü eninde sonunda güzel bir şeyler hatırlayacaksın. Open Subtitles لأنه عاجلا أم آجلا فانك ستتذكر شيئاً جيداً
    Doğrusu, son üç yıldır hiç iyi bir şey yazmadım. Open Subtitles الحقيقة هي أنني لم أكتب شيئاً جيداً منذ 3 سنوات.
    İzleyicilerinin Oz'dan iyi şeyler geldiğini de bilmelerini istiyorum. Open Subtitles أُريدُ أن يعرفَ مُشاهديك أنهَ هُناكَ شيئاً جيداً يخرجُ من سجنِ أوز
    Belki bunca olan bitenin içinden, güzel bir şey ortaya çıkabilir. Open Subtitles ربما سيكون شيئاً جيداً يخرجُ من كلَ هذا مثل ماذا؟
    Ve birisi güzel bir şey yaptığında "teşekkür ederim." demen gerekir. Open Subtitles وعندما يفعل لك أحدهم شيئاً جيداً يُفترض بك شكره
    Seni takip ettim. Bu da güzel bir şey. Open Subtitles لقد تتبعتك وهذا شيئاً جيداً أيضاً
    Onlardan biri olmamam güzel bir şey sanırım, değil mi? Open Subtitles أظنه شيئاً جيداً أنني لست أحدهم، صحيح؟
    Etrafımızdaki her şey paramparça olurken biz çok güzel bir şey yaşamıştık. Open Subtitles لقد وقع كل شيء من حولنا، ولكن... لقد كان شيئاً جيداً
    Bundan iyi bir şeyler çıktığına sevindim. Open Subtitles حسناً أنا سعيد بأنه حدث شيئاً جيداً من كل هذا
    Miss Bangkok'u koydun oraya ve iyi bir şeyler yakaladın. Open Subtitles لديك ملكة جمال "بانكوك" هنا و أنت تفعل شيئاً جيداً.
    Tekrar yatırım yapıyorum. İyi bir şeyler yapmaya çalışıyorum. Open Subtitles و أقوم بإعادة إستثمارها و أحاول فعل شيئاً جيداً بها.
    Ama Tanrı, hayatınıza her gün iyi bir şeyler gönderir. Open Subtitles لكن كل يوم، يضع الله شيئاً جيداً في حياتك
    Markete gidip yiyecek güzel bir şeyler alayım. Open Subtitles سأذهب إلى المحَال وأحضر شيئاً جيداً للشاي
    Umarım güzel bir şeyler getiriyorsundur, çünkü ben ezilmiş patates getiriyorum. Open Subtitles أتمنى ان تحضر شيئاً جيداً لأنني سأحضر البطاطا المهروسة
    Hemen şimdi, bize güzel bir şeyler yazmak için sana ihtiyacım var. Open Subtitles الآن ، أودُّ منك أن تكتب لنا شيئاً جيداً
    Aslında bu dünya ölçeğinde tartışılan gerçekten önemli bir konu. Gelecek vaadeden bir çok politik lider, korumacılığı iyi bir şey gibi sunan platformlarla bu konuyu işliyorlar. TED ففي الحقيقة، إنه كان موضوع مهم حقاً يجري الحديث عنه في حميع أنحاء العالم وكثير من القادة السياسيين الصموحين الذين يعملون علي منصات الحمائية بإعتبارها شيئاً جيداً.
    Hayatım hakkında hiç de iyi şeyler hissetmezdim. Duymak istediğin bu mu? Güzel. Open Subtitles لا أعرف ليس شيئاً جيداً هل هذا ما تريد سماعه ؟
    Onu sanki iyi bir şeymiş gibi bayrağa sarmak istediğin için pisliğin tekisin. Open Subtitles أنت وغد لأنك تحاول تزيين الأمر كأنك فعلت شيئاً جيداً
    Sevecek birini bulabilirsen bence bu iyi birşey olur. Open Subtitles لو وجدتِ شخصاً لتحبيهِ فسيكون هذا شيئاً جيداً على ما أعتقد

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus