"شيئا مهما" - Traduction Arabe en Turc

• önemli bir şey
• önemli bir şeyi
• önemli birşey
• Canı ne halt
• önemli olan bir şeyi

Stanley McChrystal: Bence Rick çok önemli bir şey söyledi.
ستانلي ماكريستال : أعتقد أن ريك قال شيئا مهما جدا.

Hayati derecede önemli bir şey bulduğumu bilmek seni memnun edecektir.
ستكون مسرور لمعرفه أنى قد وجدت شيئا مهما الى حد كبير

Öyle gözüküyor ki bu gruptaki birisi önemli bir şey saklıyor.
يبدو أن أحدا من هذه المجموعة يخفي شيئا مهما

Anne ve baba size çok önemli bir şeyi anlatmak zorunda.
ماما و بابا يريدان أن يقولا لكما شيئا مهما جدا

Ama Bayan Upjohn yanımdan ayrıldığında, çok önemli bir şeyi kaçırmış oluğum duygusunu üzerimden atamadım.
لكن ، عندما تركتنـــي السيدة ً آبجـــــون ً لم أستطع التخلص من شعور أنني كنت أفتقد شيئا مهما جدا

Duyurmak istediğin önemli birşey olduğunda bardağını tınlatabilirsin.
يُمكنك فقط ان تقرعي كأسك عندما يكون لكِ شيئا مهما كي تُعلنيه

Canı ne halt isterse, onu yapardı güzel bir karısı ve çocukları vardı.
أراد عمل شيئا مهما لكنه كان ما زال لديه زوجة وأطفال جميلون

Yine de, kendisi için önemli olan bir şeyi kaybetmiş olan bir insana denk gelirseniz, yanında olmalısınız.
مازال عندما تفي بوعدك مع شخص فقد شيئا مهما يجب ان ترد علي المكالمه

Sanırım küçük de olsa önemli bir şey öğrenmişsin.
بعد كل ذلك , اعتقد انك قد تعلمت شيئا مهما

Belli ki önemli bir şey, ki iki ayda iki milyon dolardan fazla kazanmışsınız.
على مايبدو كان شيئا مهما لانكم استطهتم ان تكسبوا مليون دولار في شهرين

Glee kulübü ahmakça filan olabilir ama bana çok önemli bir şey öğretti.
انظر أنا اعلم أن نادي غلي ربما يكون غبيا لكنه علمني شيئا مهما جدا

Tabi ki ilgileniyorum ama önce sana önemli bir şey söylemeliyim.
بالطبع ، مهتم لكن أولا يجب أن أخبرك شيئا مهما

önemli bir şey unuttuğunda... getirip verdi.
و عندما كان ينسى شيئا مهما كانت تحضره له

7 mayısta meydana gelen önemli bir şey daha hatırlıyor musunuz?
هل تتذكرين شيئا مهما أخر حصل في السابع من مايو؟

Dün ben sarhoşken çok önemli bir şey olduğunu hissediyorum.
أشعر بأن شيئا مهما حدث بينما كنت اشرب البارحة

O çok önemli bir şeyi küçük yaşta öğrenmiş biri.
لكنه أدرك شيئا مهما جدا في سن مبكرة

Çok önemli bir şeyi unuttun.
لقد نسيت شيئا مهما

önemli bir şeyi gözden kaçırıyor olmalıyım.
كما لو أنني نسيت شيئا مهما

Not ihtiyara ulaşınca, sende kızını ilgilendiren önemli birşey olduğunu anlayacaktır.
انها تخبر المسن "غيتوي" انه لديك شيئا مهما لتخبره به حول ابنته.

"aşağıda, benim hakkımda önemli birşey hakkında görüşüyorlar.
يناقشون شيئا مهما عنى بالطابق السفلى

Büyük birşey, önemli birşey.
شيئا كبير, شيئا مهما

Senin için önemli olan bir şeyi yok ettim ve ancak benim için de önemli olan bir şeyi yok edersem bunu telafi edebilirim.
لأني دمرت شيئا مهما جدا بالنسبة لك فإن الطريقة الوحيدة لتعويضك هي أن أدمر شيئا مهم بالنسبة لي بنفس القدر