Pekala. Ama bovling salonundaki gibi bir olay daha olursa | Open Subtitles | حسناً ، حادث واحد فقط مِثل التي في صالة البولينغ |
Seni aradım çünkü sana bovling salonundaki dolabımın şifresini vermek istiyorum. | Open Subtitles | اتصلت عليك لأعطيك الرقم السري لخِزانتي في صالة البولينغ |
Ben de Molly'i bowlinge davet etmeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | أتعلم، كنت أفكر أن أطلب من مولي الذهاب إلى صالة البولينغ |
Cuma akşamı bowlinge gitmemiz gerekiyor biliyorum ama ama bir arkadaşımın Flyers maçına cam kenarından bileti varmış. | Open Subtitles | مهلاً، اسمعي، أنا أعلم من المفترض بنا الذهاب إلى صالة البولينغ ليلة الجمعة، لكن صديقي لدي تذاكر على الزجاج |
Caddenin başındaki bowling salonunu fark etmiş miydin? | Open Subtitles | هل لاحظتِ صالة البولينغ بالشارع؟ |
Bowling salonundan bazı müşteriler cesedi gece 2'den biraz sonra bulmuşlar. | Open Subtitles | بعض الزبائن من صالة البولينغ وجدوه بعد الثانية صباحاً بقليل. |
Çocuklar, Duyduğuma göre bowling salonunda bu geceki lig maçını iptal etmişler. | Open Subtitles | مرحبا يا أولاد ، سمعت أنهم ألغوا ليلة المنتخب في صالة البولينغ |
Evet, bowling salonunun arandığı telefon Zippy'nin ki değilmiş. | Open Subtitles | هاتف (زيبي) لم يُستعمل للإتصال من صالة البولينغ... |
Arayacağımız kişileri bovling salonundaki herkesle sınırlamış oldun! | Open Subtitles | قمت بتقليص المشتبه بهم إلى كل شخص في صالة البولينغ. |
Ve bu bovling salonundaki en yakışıklı ikinci adamsın. | Open Subtitles | وأنت ثاني أوسم الرجال في صالة البولينغ |
bovling salonundaki fotoğraflar. | Open Subtitles | الصور في صالة البولينغ |
Brody ile birlikte bowlinge gideceğiz. | Open Subtitles | اسمع، أنا و(برودي) سنذهب إلى صالة البولينغ في وقت لاحق. |
Caddenin başındaki bowling salonunu farketmiş miydin? | Open Subtitles | هل لاحظتِ صالة البولينغ بالشارع؟ |
Roe bowling salonunu incelesin. | Open Subtitles | إجعل (رو) يُتابع ما حدث في صالة البولينغ. |
İki kez vurulmuş. Bowling salonundan bazı müşteriler cesedi gece 2'den biraz sonra bulmuşlar. | Open Subtitles | بعض الزبائن من صالة البولينغ وجدوه بعد الثانية صباحاً بقليل. |
bowling salonunda çalışan herkesin geçmişini araştıracağım. | Open Subtitles | أنا أقوم بإجراء فحص لخلفيّة كلّ شخصٍ يعمل في صالة البولينغ. |