"صباح الأحد" - Traduction Arabe en Turc

    • Pazar sabahı
        
    • pazar sabahları
        
    • Pazar günü
        
    • pazar sabahını
        
    • Pazar sabahına
        
    • Pazar sabahında
        
    • pazartesileri
        
    Yemin ederim, Pazar sabahı neredeyse onun en sevdiği tacını uçuracaklardı. Open Subtitles أقسم بالرب ، في صباح الأحد أطلقوا النار على قبعتها المفضّلة
    # Babanız Pazar sabahı koridorda boydan boya yürürken # Open Subtitles ♪ عندما يمشي في أسفل القاعة في صباح الأحد
    Bir Pazar sabahı, onun çok hasta olduğunu söyleyerek çağırdılar. Open Subtitles استدعوني في صباح الأحد وأخبروني أنها مريضة جداً.
    pazar sabahları herzaman olduğu yerdedir. Open Subtitles ، حسناً، حيث يوجد دائماً، سيدى . فى هذا الوقت من صباح الأحد
    7 Aralık 1941 Pazar sabahı, Amerikan Pasifik Filosu, Japonya'nın saldırısına uğradı ve kısmen yok edildi. Open Subtitles أسطول المحيط الهادى الأمريكى هوجم من قِبل . اليابان وتحطم جزئياً فى صباح الأحد 7 ديسمبر 1941
    Pazar sabahı uyandığımda ilk duyduğum haber, her yerde yayınlanan Khrushchev'den gelen bu haberdi, Open Subtitles أولى الأخبار التي سمعتها صباح الأحد عندما استيقظت كان هذا البيان الإذاعي من خروشوف على الملأ
    Pazar sabahı. Yani büyük randevunu kaçıracağım. Open Subtitles ليس قبل صباح الأحد مما يعني أني سأتغيب عن موعدك الكبير
    Uh, Amber, bir tanem, bu beyler polis, ve benim Pazar sabahı nerede olduğumu merak ediyorlar. Open Subtitles آمبر حبيبتي هؤلاء السادة من الشرطة وهم يتسائلون أين كنت في صباح الأحد
    Pazar sabahı. Vaaz dinlemeye gidiyorum. Open Subtitles .صباح الأحد أنا في طريقي لسماع الموعظة ، تعرف
    Bugün Pazar sabahı olması çok kötü. Open Subtitles المشكلة الوحيدة أنه سيكون صباح الأحد ، أتعرف ؟
    Fakat, Pazar sabahı erkenden bir uçuşum var. Open Subtitles و لكن لدي رحلة صباح الأحد و عندما قلت له أنني ذاهبة إلى باريس
    Geçen Pazar sabahı,limuzinimle şehirdışına çıkmak zorunda kaldım. Open Subtitles صباح الأحد الماضي، كان لابدّ أن آخذ ليموزيني ، وسط المدينة
    Biliyorsunuz Pazar sabahı bir kardeşimi kaybetmiş gibiyim. Open Subtitles أتعلمون ، أشعر كانّني خسرتُ أخًا، صباح الأحد
    Pazar sabahı, Nick. Evin tamamen bize kalması çok güzel değil mi? Open Subtitles إنه صباح الأحد, أليس رائعاً أن يكون المنزل لنا فحسب؟
    Tanrı aşkına bugün Pazar sabahı. Tanrı'nın lütfünun prime-time'ı. Open Subtitles صباح الأحد لأجل الشفقة، أنه بوقت الشروق.
    Gabriel iş için geldi ama Costa Brava'ya Pazar sabahı uçmamız gerek. Open Subtitles جبريال آتى للعمل لكننا سنعود الى كوستا برافا في صباح الأحد.
    Bir Pazar sabahı geyik için bile bir şeyler yapmadın. Open Subtitles وأنت لم تذهب من قبل إلى تملقات صباح الأحد
    Sen pazar sabahları seks yapmadan,erken kalkmaya alıştın mı? Open Subtitles لقد أصبحت تستيقظ في وقت مبكر صباح الأحد ولا تمارس الجنس
    Ağır su Pazar günü gemiye yüklenecek." Open Subtitles و سوف توضع على العباره المائيه صباح الأحد
    İyi niyetli insanlarla birlikte pazar sabahını yaşıyoruz. Open Subtitles صباح الأحد هنا، مع كل رجال النية الحسنة،
    Sadece... Pazar sabahına kadar orada olmalıyım. Open Subtitles الأمر هو أنني يجب أن أكون هناك صباح الأحد
    1914 Haziranının bir Pazar sabahında, genç bir milliyetçi, Open Subtitles ،في صباح الأحد في يونية 1914
    Hele kayıpla biten bir haftasonundan sonra, pazartesileri, ihtiyaçları muazzam olur. Open Subtitles و عند قدوم صباح الأحد و هم يخسرون الأموال يكون لديهم طلبات كبيرة يجب أن يحصلوا عليها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus