Yani, biliyorum bu çok büyük bir şok olmuş olmalı. | Open Subtitles | اقصد اعرف ان هذا الامر لابد انه سبب صدمة كبيرة |
Sizin için büyük bir şok olmuş olmalı. | Open Subtitles | لابد وانها كانت صدمة كبيرة لك عند اكتشافك الجثة |
Yani bu benim için büyük bir şok oldu tabii. | Open Subtitles | نعم ، أعني ... من الواضح أنها كانت صدمة كبيرة |
Hepimiz için biraz şok edici oldu ama baban hoşumuza gitmeyecek bir şey yapmayacak. | Open Subtitles | انها صدمة كبيرة لنا جميعا لكن والدك لن يقدم على اي فعل تشعرون بالاستياء تجاهه |
Walt'un öldüğünü duyduğuna çok şaşırmış olmalısın. | Open Subtitles | لا بد انها كانت صدمة كبيرة لسماعك ذلك والت ميت |
Benim için çok büyük bir şok oldu, yanına gittiğimde çok zayıftı. | Open Subtitles | كانت صدمة كبيرة جدا بالنسبة لي لأنه كان ضعيفا للغاية. |
Acaba Doktor Oh'a büyük bir şok yaşatacak bir şey oldu mu? | Open Subtitles | هل حدث شئ ما وضع الطبيبة أوه فى صدمة كبيرة ؟ |
Pek değil galiba. büyük bir şok geçirmiş olmalısınız. | Open Subtitles | كلا أنا أدرك أنها صدمة كبيرة عليك |
Sizin için büyük bir şok olmalı, Matmazel. | Open Subtitles | لابد أنها كانت صدمة كبيرة يا آنستي |
Zavallı Bayan Matthews için büyük bir şok olacak. | Open Subtitles | ستكون صدمة كبيرة للآنسة " ماثيوز" المسكينة |
büyük bir şok yaşadım. | Open Subtitles | لقد كانت صدمة كبيرة , اتعلمين ؟ |
Zor bir durum, çünkü vücudunuz büyük bir şok içinde. | Open Subtitles | هذاصعب, لأن جسديكما في حالة صدمة كبيرة |
Biraz dinlenmek istiyorum. Bu benim için çok büyük bir şok. | Open Subtitles | يجب أن أبقى لوحدي هذه صدمة كبيرة |
Bunun benim için ne kadar büyük bir şok olduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعرف كك هذا صدمة كبيرة بالنسبة لي ؟ |
Bunun sende büyük bir şok yaratacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أظن أنها ستكون صدمة كبيرة بالنسبة لك |
Bu onun için büyük bir şok oldu. | Open Subtitles | وقد كان هذا بمثابة صدمة كبيرة |
Bunun, senin için büyük bir şok olduğunun farkındayım Sonja. | Open Subtitles | أدرك أن تلك صدمة كبيرة لك مؤكداً يا (سونيا)، |
Yeni doğmuş bir çocuğu öldürme eski Yunanistan'da sık rastlanan bir durum değildi, bu yüzden çocuklarını kasten öldürmeye çalışan bir baba düşüncesi onlar için şok edici bir durum olmuştur. | Open Subtitles | قتل الأطفال لم يكن شائعاً في اليونان القديمة لذا ففكرة أن الأب يحاول قتل أطفاله لها صدمة كبيرة عليهم |
Elimizde pilotun şok edici görüntüleri var. | Open Subtitles | ولدينا صدمة كبيرة بخصوص الطيار المسكين |
Bu biraz şok edici olmalı. | Open Subtitles | هذا... لا بد أن هذه صدمة كبيرة |
Cesedi bulduklarında bütün kasaba çok şaşırmış. | Open Subtitles | كانت صدمة كبيرة لأهل المدينة,... ...عندما وجدوا جثتة. |