Ara sıra kendini kaybetse de iyi arkadaşız. | Open Subtitles | بالتأكيد يفقد أعصابه أحيانا و لكننا صديقان حميمان أليس كذلك ؟ |
En iyi arkadaşız, ve şimdi aynı götü paylaşacağız. | Open Subtitles | ها نحن ذا، صديقان حميمان" "وسنتشارك الآن في المؤخرة نفسها |
Clark ve ben çok iyi arkadaş olduğumuzu, yeniden tasdik ettik. | Open Subtitles | أنا وكلارك أعدنا التأكيد بأننا صديقان حميمان |
Eric, çok iyi arkadaş olduğunuzu ve işi halletmek için onu senin araman gerektiğini söyledi. | Open Subtitles | قال أنكما صديقان حميمان وأنه يكفيك سوى الاتصال به للإتمام |
Sevişmiyoruz ya sonuçta, biz en iyi arkadaşlarız. Senin sağdıcın olacağım. | Open Subtitles | فنحن لا نتضاجع، نحن صديقان حميمان سأكون إشبينك في الزفاف |
Biz en iyi arkadaşlarız. | Open Subtitles | نحــن صديقان حميمان ؟ |
Buradaki şirket ortaklarına çok yakın arkadaş olduğumuzu söylemiş olabilirim. | Open Subtitles | وأنا قد أخبرت الشركاء هنا أننا أنا وأنت صديقان حميمان للغاية |
Tamam, iyi arkadaşız. | Open Subtitles | حسن ، صديقان حميمان |
Onunla iyi arkadaşız biz. | Open Subtitles | هو وأنا صديقان حميمان |
İyi arkadaşız. | Open Subtitles | صديقان حميمان |
Çocuklar çok yakın arkadaş artık. | Open Subtitles | الولدان صديقان حميمان الآن. |