Köpek burada Darrin'in eski sevgilisi ve Darrin arasında karar verecek. | Open Subtitles | وهنا يجب أن يقرر الكلب الخيار بين "دارين" وبين صديقته السابقة |
Erkek arkadaşımla planladığım romantik yemeğimi engelliyorsun ve onunla eski sevgilisi için yalandan romantik yemek ayarlıyorsun böylece Angela'nın, erkek arkadaşımı çalmaya çalıştığını kanıtlayacaksın ben de kızı evden kovman için sana yardım etmiş mi olacağım? | Open Subtitles | انت تخرب عشائي الرومانسي مع صديقي المقرب لتتمكن من وضع موعد مزيف بينه وبين صديقته السابقة لتثبت |
Geçen gece bağırarak uyandı. Eski kız arkadaşı Hattie'nin ismini haykırıyordu. | Open Subtitles | و في البارحة أستيقظ صارخا باسم صديقته السابقة هاتي |
Eski kız arkadaşı uzaklaşma emri çıkarttırmış... ve protesto gösterilerinde iki kez tutuklanmış. | Open Subtitles | تلقى صفعة بحصوله على أمر ابعاد عن صديقته السابقة و اعتقل و اطلق سراحه مرتين |
Çoğu kadın, kocasının, birinin gözetiminde olmadan eski sevgilisiyle çalışmasından çok rahatsız olurdu. | Open Subtitles | أكثر النساء سيصيبهن الذعر إن وظف أزواجهن صديقته السابقة وسيعملون سوية برقابة شديدة |
Herif kente, adam vurmaya geldi, eski kız arkadaşını dürtmeye değil. | Open Subtitles | اتى الى بلدة لتنفيذ عملية قتل ، ولن يتوقف لرؤية صديقته السابقة |
Kıskançlık krizi ile eski kız arkadaşının çıktığı iki adamı öldürdü. | Open Subtitles | قتل رجلان كانا يواعدان صديقته السابقة بدافع الغيرة |
Az biraz ilginç olan tek şey, eski kız arkadaşına ona kamera fırlattığı için uzaklaştırma kararı aldırması. | Open Subtitles | تعلم , أكثر شئ مثير للإعجاب أمر منع ضد صديقته السابقة |
Ve şimdi ben, sevgilisi eski kız arkadaşıyla gizlice iş çevirirken... çok tatlı bir kızın baş nedimesi olmak zorundayım. | Open Subtitles | و الآن يجب أن أكون إشبينة لفتاة لطيفة جداً خطيبها يقوم بتقبيل صديقته السابقة من وراء ظهرها |
Benim şu anki, kocamın eski sevgilisi olan sosyal hizmet görevlimize evlenme teklif edersem diye. | Open Subtitles | وربما ساحتاج للكارت خاصتك فى حالة لو تقدمت لصديقتي صديقته السابقة موظفتنا الاجتماعية |
partiye gidip, Mark'ı izlemek eski sevgilisi ortaya çıkarsa da, onu durdurmak. | Open Subtitles | وإذا ظهرت صديقته السابقة سنوقفها |
eski sevgilisi. | Open Subtitles | هذه صديقته السابقة أوه ,إنها جميلة جدا |
eski sevgilisi Chicago'yla tanıştı. | Open Subtitles | صديقته السابقة قامت بممارسة الجنس الفموي مع "شيكاغو". |
Sanırım onun korkusunun kaynağı Eski kız arkadaşı. | Open Subtitles | إسمع، أعتقد أن قلقه مصدره صديقته السابقة |
Eski kız arkadaşı. Geçen hafta ayrılmışlardı. | Open Subtitles | صديقته السابقة لقد انفصلا الأسبوع الماضي |
Ama senin gibi, Eski kız arkadaşı gibi insanlar ıslanır. | Open Subtitles | ولكن الناس أمثالك يبتلون الناس أمثال صديقته السابقة يبتلون. |
Kendimi boktan eski sevgilisiyle rekabete kaptırdım. | Open Subtitles | لقد تحمست في المنافسة لغبائه مع صديقته السابقة |
eski sevgilisiyle her gün görüşen biriyle karşılaşmamıştım hiç. | Open Subtitles | انا لم أقابل شخصا أبدا يتسآمر مع صديقته السابقة كل يوم |
Babası 1 988 yılında eski kız arkadaşını öldürmek suçundan ömür boyu hapse mahkum olmuştu. | Open Subtitles | والده يقضي عقوبة بالسجن لقتله صديقته السابقة ببندقيه عام 1988 |
eski kız arkadaşını öldürmekten suçlanana kadar çok parlak bir polisti. | Open Subtitles | حسنا، لقد كان في طريق النجاح حتى أصبح متهما بقتل صديقته السابقة |
eski kız arkadaşının annesini sikmek istiyorsun. | Open Subtitles | هل تريد أن اللعنة أمك صديقته السابقة ل. |
Dedim ki kendini sahaya çıkarmadan önce... eski kız arkadaşının üstesinden gelmen gerek dedim. | Open Subtitles | قلت له، قلت لديك إلى... الحصول على أكثر من الخاص صديقته السابقة قبل أن تضع نفسك ظهر في الميدان. |
All-star oyun kurucu, hâkim, davanın gerçek mi yoksa fantezi mi olduğunu idrak eder umuduyla eski kız arkadaşına dava açtı. | Open Subtitles | "قام الحارس بإقامت دعوى قضائية" "ضد صديقته السابقة بسبب الأضرار" "أملا أن القاضي يمكنه أن يقرر في نهاية المطاف" |
Onu eski kız arkadaşıyla olan sorununu halletmesi için gönderdim. | Open Subtitles | . ارسلته ليصلح ما بدر منه مع صديقته السابقة |