Ve bu olay ben, en yakın arkadaşı Derek ile evliyken oldu. | Open Subtitles | وهذا حدث عندما كنت مازلت متزوجة بديريك، صديقه المقرب |
Metal bir başlık giyen en yakın arkadaşı yanında olabilir. | Open Subtitles | ربما يكون مع صديقه المقرب الذي يرتدي خوذة معدنية |
Deneklerin yarısına, karısının kocasının en iyi arkadaşı ile ilişki yaşadığını söyledik. | TED | لنصف المشاركين، قمنا بإخبارهم ان زوجته تقيم علاقة مع صديقه المقرب |
Bu öykü en iyi arkadaşı bir şerif tarafından haksızlığa kurban edilen biri hakkında. | Open Subtitles | إنها قصة عن رجل يطارد شريفاً كان يعتدي على صديقه المقرب |
Yani, piç kurusu ölüyor 13 yıl sonra geri dönüp banka soyuyor, en iyi arkadaşını öldürüyor. | Open Subtitles | أقصد يموت شخص حقير ليعود بعد 13 عاما ليسرق بنكاً ويقتل صديقه المقرب |
gerçekte, senin gerçek babanın en yakın arkadaşının düşüncesizliğini kapattı.... o halde benim gerçek babam kim? | Open Subtitles | فى الحقيقة ، كان يغطى خيانة صديقه المقرب الذى كان أباك الحقيقي إذن من كان أبي ؟ |
- Onun en iyi dostusun. | Open Subtitles | -أنت فقط صديقه المقرب |
Kurbanları arasında bir zamanlar yakın arkadaşı ve danışmanı olan harika bir devlet adamı ve filozof Thomas More ve Henry'nin evlenmek için ülkeyi paramparça ettiği yeni kraliçe Anne Boleyn vardı. | TED | من بين ضحاياه رجل الدولة العظيم والفيلسوف توماس مور - الذي كان سابقاً صديقه المقرب ومستشاره - وآن بولين، الملكة الجديدة التي مزق هنري البلاد ليتزوج منها. |
Özür dilerim ama Homer Amca'nın yakın arkadaşı Lippoli Dükü telefon etti ve sizinle görüşmek istedi. | Open Subtitles | صديقه المقرب في الحقيقة, دوق (ليبولي). إنه يرغب في لقائكما. |
O, rehabilitasyona alınırken Bart Simpson rolünü yakın arkadaşı Richie Rich üstlendi. | Open Subtitles | بينما كان بالمصحة لعب صديقه المقرب (ريتشي ريتش) دور (بارت سمبسون) |
Ne diye yakın arkadaşı Gerry Crotty'yi hapse tıktılar? | Open Subtitles | لماذا قاموا بسجن صديقه المقرب جيري كروتي) ؟ |
- ...ve yakın arkadaşı 19'unda olan ağlak bir adam. | Open Subtitles | هي الغناء مع الأطفال والذي صديقه المقرب -يبلغ 19 سنة . |
yakın arkadaşı. | Open Subtitles | صديقه المقرب. |
Ama bilebilecek birini biliyorum... Krusty'nin dünyadaki en iyi arkadaşı, Figüran Bob! | Open Subtitles | لكن أعرف شخصاً قد يعرف، صديقه المقرب (سايدشو بوب)! |
en iyi arkadaşı. | Open Subtitles | انه صديقه المقرب. |
Hayır, Mark onun en iyi arkadaşı. | Open Subtitles | كلا. ان (مارك) صديقه المقرب. |
- Şunu demek istiyorum gemi batıyor olsaydı, Tommy Bratton karaya çıkabilmek için en iyi arkadaşını denize atardı. | Open Subtitles | أعني لو كان في مأزق فسيتخلص من صديقه المقرب لينقذ نفسه |
Kendi kardeşini aramış, senin kız kardeşine mesaj atmış ama seni, en iyi arkadaşını bir daha hiç aramamış. | Open Subtitles | لكن أنت، صديقه المقرب... لم يتواصل معك مطلقاً ثانية، لماذا؟ |
Sonra onun en yakın arkadaşıyla takılmaya başladım şimdiki saplantısı sadece beni izlemek. | Open Subtitles | ومن ثم بدأت اعبث مع صديقه المقرب والآن اصبح مهووس بمراقبتي |
Bir adam, en yakın arkadaşının tam gaz cehenneme gittiğini görünce ne yapmalı? | Open Subtitles | ماذا يمكن للرجل أن يفعل عندما يرى صديقه المقرب يمشي هاويا إلى الجحيم، هاااه؟ |