400 hamamböceği moteline ihtiyacınız olduğunu görecek kadar. | Open Subtitles | لمدة طويلة بما فيه الكفاية نحتاج إلى 400 صرصار فندق في هذا المكان |
Yediğiniz yemeklere dikkat edin benimkinde işte bu büyüklükte hamamböceği vardı. | Open Subtitles | من الأفضل أن تحذروا من هذا الطعام اللعين لأنه كان يوجد صرصار في طعامي , كان بهذا الحجم |
Bir çekirge bile yiyemedim. | Open Subtitles | وبعدهل لم استطيع حتى ان أكل ولو صرصار واحد |
Hamam böceği geliyor bir tabağın etrafında dönüyor. | Open Subtitles | ها هو صرصار يأتي و يبدأ بالجري حول الطّبق |
Dakikadaki ötme sayısına ve bu odanın sıcaklığına bakarsak, bu bir karlı ağaç çekirgesi. | Open Subtitles | بناء على عدد الأصوات خلال الدقيقة الواحدة و درجة حرارة الغرفة المحيطة فإنه صرصار الشجر الثلجي |
Bir keresinde ağzında Cırcırböceği bulan adam mı? | Open Subtitles | الرجل الذي وجد صرصار الليل في فمه؟ |
Üç bacaklı hamamböceğini bir piyano ile karıştıran bile olsa... burada gizlenmiş birisini bulmamız için dua etsen iyi olur. | Open Subtitles | من الافضل أن تصلى أن نعثر على شخص مختبئ هنا حتى لو كان متنكراً فى صورة صرصار بثلاث أرجل |
Hayır, hayır, hayır hamamböceğinden kıymetli değilsin ama ben Kralım yanımda porsuk köstebeklerim var. | Open Subtitles | * لا , لا , لا * * فأنت لست أفضل من صرصار * * لكنني من العائلة الملكية * |
Yediğiniz şeylere dikkat edin, benimkinde işte bu büyüklükte bir hamamböceği vardı. | Open Subtitles | من الأفضل أن تحذروا من هذا الطعام اللعين لأنه كان يوجد صرصار في طعامي , كان بهذا الحجم |
Hadi, Lily, hamamböceği olmasının tek açıklaması öldürülmüş bir farenin derisini taşımasıdır. | Open Subtitles | ليلي .. الطريقة الوحيد التي يمكن ان يكون فيها صرصار هي ان يكون هذا الصرصار يلبس جلد فأر قد قتله |
Bir hamamböceği ve bir fare bu çılgın şehirde aşkı bulabiliyorlarsa o zaman, kahretsin, ben de bulabilirim. | Open Subtitles | تباً .. اذا كان صرصار و فأر حبوا بعض في هذه المدينة المجنونة .. اذاً انا استطيع كذلك |
Komşunun döşemesinde yürüyen hamamböceği evimin içinden geçen asker bandosuna dönüştü. | Open Subtitles | لو مشى صرصار في بيت جيراني فكأن فرقة موسيقية كاملة تدور في منزلي |
Bana biraz önce lanet dev bir hamamböceği gördüğümü söyle. | Open Subtitles | أخبرينى اننى رأيت صرصار لعين عملاق |
Hayır, o bir hamamböceği değildi. | Open Subtitles | لا .. لم يكن صرصار .. كان له فراء .. |
Evdeki çekirge iyi şans demekmiş, güve kötüymüş. | Open Subtitles | صرصار في المنزل يعني حظ سعيد، وفراشة تعني حظ عاسر |
Evdeki çekirge iyi şans, evdeki güve, kötü. | Open Subtitles | صرصار في المنزل يعني حظ سعيد، وفراشة تعني حظ عاسر |
Bir gün Dell'i, koca bir Hamam böceğini poposunun içine sokarken yakalamış. | Open Subtitles | ذات مرة ، وجدت ديل يضع صرصار كبير في مؤخرته |
Takım elbise giymiş bir Hamam böceğine benziyor. | Open Subtitles | هذا البغيض يعود للحياة إنّه مثل صرصار يرتدي حلّة |
O bir karlı ağaç çekirgesi ve adı da Jiminy. | Open Subtitles | يحدد ما هو نوع توبي إنه صرصار شجر ثلجي و اسمه جيميني |
Yani size, bu bir tarla çekirgesi diyorsam bu kesinlikle doğru demektir. | Open Subtitles | و يحبان أن يلبسا الجينز القديم لذا عندما أقول لك أن هذا صرصار حقل عادي |
Cırcırböceği şansını kurtarabilmen bu için son şansındı. | Open Subtitles | كانت فرصتك الأخيرة للإمساك "بـ "صرصار الحظ السعيد |
kabuk Cırcırböceği türünden, muhtemelen gece çıkanlardan, tohumlar çayır otundan, ve lifin dörtayaklıdan olduğunu düşünmüştüm, ama hangi tür tanımlanamadı. | Open Subtitles | الهيكل الخارجي من فصيلة الجُدجُد ربما صرصار الليل وبذرة "غرامنود" من حشائش العكرش و أظن أن النسيج الحريري "من فصيلة " التيتروبود |
Onu getirin bu çöplükteki her hamamböceğini ve sivrisineği kızartır. | Open Subtitles | اذا شئت سيقضي لك علي كل صرصار أو ... ناموسة هنا |
Marshall bir hamamböceğinden kaçtı. | Open Subtitles | مارشال هرب من صرصار |