Prodüksiyon için Zor olabilir ama kimsenin meselesi değil bu. | Open Subtitles | أظن الأمر أصبح صعباَ على الانتاج لكن لا شأن أحد |
Bu kadar gürültü ve müziğin içinde Zor olacak ama sanırım sana borçluyum. | Open Subtitles | كلا سيكون صعباَ جداَ هنا بكل الضجة والموسيقى ولكن .. افترض أنني أدين لك بواحدة |
Yaşadığı hayatı göz önünde bulundurursak, sonunu tahmin etmek pek Zor değildi. | Open Subtitles | بيد امرأة أشاركها هذه السقيفة ليس صعباَ سبر الأغوار من طرفه بناءَ على الحياة التي اختارها |
Bana doğruyu söylemek onun için de çok zordu sanırım. | Open Subtitles | أعتقد أن ذلك كان صعباَ عليه أيضاَ بإخباري عن الحقيقة |
Natasha ile yaşamak çok zordu. | Open Subtitles | وقد كان العيش مع ناتشا صعباَ للغاية |
Bunun kulağa delice geldiğini biliyorum ama bu onun için çok Zor oldu. | Open Subtitles | أعرف أنه يبدوا جنوناَ كان صعباَ أيضاَ عليه |
Sanırım bu sabah senin için de biraz Zor olmuş. | Open Subtitles | يبدوا أن هذا الصباح كان صعباَ عليك أيضاَ |
Dizinin ortası olduğundan yeni bir aktris sokmak Zor olacaktı. | Open Subtitles | بما أن الدراما مازالت فى منتصفها سيكون صعباَ ان يستعينوا بممثله جديدة |
Bu yıl ne kadar Zor geçerse geçsin arkadaşlığımızla aramıza girmesine izin vermeyelim. | Open Subtitles | مهما كان سيكون الأمر صعباَ هذه السنة لن نسمح له أن يقف في طريق صداقتنا |
Buna inanarak Zor zamanlar geçirdim. | Open Subtitles | قضيت وقتاَ صعباَ محاولاَ تصديق ذلك |
Evde olmadığı zamanlarda girmesi pek Zor olmasa gerek. | Open Subtitles | لن يكون صعباَ التسلل فيها حالما يذهب |
- Bunu ayıkken söyleyebilmek oldukça Zor olmalı. | Open Subtitles | لابد أنه كان صعباَ القول بوجه مستقيم |
G, ilk düşüncemiz Shephard'ın Zor bir hedef seçeceği üzerineydi mesela, bir federal bina ya da bir mahkeme salonu. | Open Subtitles | اعتقدنا بالمستهل أن " شيبرد " سينوي هدفاَ صعباَ مثل مبنى فيدرالي أو محكمة |
12 yaşındaki bir kız için Zor bir gün geçirdi. | Open Subtitles | يوماَ صعباَ على فتاة ذات 12 عاماَ |
Zor zamanlar geçirdiğini biliyorum. Hetty, Romanya... | Open Subtitles | أعلم أن عانى وقتاَ صعباَ مع " هيتي " و " رومانيا " |
Natasha ile yaşamak çok zordu. | Open Subtitles | وقد كان العيش مع ناتشا صعباَ للغاية |
Bunu küçük kaba koymak gerçekten zordu. | Open Subtitles | كان حقاَ صعباَ إدخاله في وعاء صغير |
İnançlıyım benim için zordu. | Open Subtitles | تحلوا بالإيمان كان صعباَ علي |