| Kolları ufak olduğundan, kocaman çenesini taşıyıp dengesini de koruyabiliyor. | Open Subtitles | يديها صغيرتين جدا مما يمكنها من حمل فك ضخم وتبقى رغم ذلك متوازنة على أرجلها |
| Çirkin, minnacık, ufak kulaklı, sarkık suratlı bir bulldog işte. | Open Subtitles | إنها كلبة بشعة و صغيرة لديها أذنين صغيرتين و وجه خجول |
| Yumrukların ufak topuzlu çekiç gibi. | Open Subtitles | قبضتاك كمطرقتَين صغيرتين مدوّرتيّ الرأس. |
| 1,80 boylarında, koca ayaklı, minik gözlü... ..ve kornişon gibi bir burnu var değil mi? | Open Subtitles | بطول 6.3 أقدام، رجلين ضخمتين وعينين صغيرتين قاسيتين وأنف معقوف، صحيح؟ |
| Tam uyandığı anda.. ...gözlerinin iki minik kelebek gibi açılmasını. | Open Subtitles | لدى استيقاظها، حيث تتفتّح عيناها مثل فراشتين صغيرتين. |
| Ben ağlamayacağım, çünkü gözlerim minicik. | Open Subtitles | لن أبكي .لأنّ عينيّ صغيرتين جدّاً |
| Evet, sadece birkaç tane ufak somon yakaladık. | Open Subtitles | أجل . لقد اصطدنا سمكتين صغيرتين |
| - Hitler'in sadece bir topu var... - Dur bir saniye. Goering'in iki, ama çok ufak, | Open Subtitles | يمتلك هتلر خصية واحدة، و(جورنج) يمتلك إثنتين ولكنهما صغيرتين للغاية |
| Goering'in iki, ama çok ufak, | Open Subtitles | و(جورنج) يمتلك إثنتين~ ~ولكنهما صغيرتين جدا |
| Evet. Hani, şu ufak olanlardan, Kate Moss'unkiler gibi. | Open Subtitles | كانتا صغيرتين مثل ثديي, (كايت موسلو) |
| Krepten iki minik kulak büyük bir krebe bağlı gibi. | Open Subtitles | أتعرف، فطيريتين صغيرتين كالآذان متصلة بواحدة كبيرة؟ |
| İki minik kelimeyle. | Open Subtitles | بقول كلمتين صغيرتين |
| Sadece iki minik bıçak darbesi. | Open Subtitles | أنها مجرد طعنتين صغيرتين. |
| Testislerim uyuşuk ve minicik. | Open Subtitles | خصيتي مخدرتين و صغيرتين جداً |