D'lerimizi hak etmek için uzun saatler çalışan hepimizin yüzüne bir tokat gibi. | Open Subtitles | إنها صفعة في الوجه لكل شخص يذاكر بشدة لساعات طويلة للحصول على المقبول |
O şekilde arayan bunu farkeder. Suratına tokat atmak gibi. | Open Subtitles | أقصد أن المتصل سيعرف ذلك، و كأنها صفعة على الوجه |
Bu atılmış bir tokat gibi. Yani bu sana destek olamadığımı düşünüyormuşsun gibi. | Open Subtitles | لكنها صفعة على الوجه، أعنى الأمر أشبه وكأنكِ تظنين أنى لا أدعمكِ مالياً |
Ben de seksi açıkça ele almak istedim ve tokadı suratıma yedim. | Open Subtitles | و عندما تحررت فى العلاقات الجسدية تلقيت صفعة على وجهى جزاء ذلك |
Ne küçük bir şaplak, ne küçük bir gıdıklama. | Open Subtitles | اي صفعة صغيرة,دغدغة صغيرة والتكرار على حسب الضرورة |
Siz ikinizi bir odada yan yana getirmem ve yüze bir tokatla sonuçlanabilecek tuhaflıklarla yüzleştirmem gerek. | Open Subtitles | أنـا أريدك أن أضعكم في غرفة واحدة. لمواجهه اي مشاعر بالغرابة بينكم. لتكون بمثابة صفعة علي الوجه. |
Düşünüyordum da yüzüme gelen bu yumruk bir tokat gibi oldu. | Open Subtitles | كنت أفكر تلك اللكمة في الوجه، كانت صفعة حقيقية في الوجه |
İlgilerini çekmek için bazen yüzlerine tokat atmak gerekiyor. | Open Subtitles | في بعض الأحيان لديك ل صفعة لهم في مواجهة مجرد الحصول على انتباههم. |
Bazen senin ağzına iyi bir tokat gerektiğini düşünüyorum. | Open Subtitles | أحيانا أعتقد أن كل ما تحتاجه هو مجرد صفعة جيدة على فمك |
Bunu yapınca ya tokat yersin yada önümüzdeki 10 yıl boyunca onunla birlikte olursun. | Open Subtitles | أنت أمّا تصبح صفعة في الوجه أو أنت حصلت عليها لـ10 سنوات على الأقل |
Belki sadece bileğine tokat yer ya da belki de on bin kez "İnsanların işlerine bir daha karışmayacağım" yazdırırlar. | Open Subtitles | ربما هي فقط , ستتلقى صفعة على معصمها أو يجبرونها على الكتابة ** أنا لن أتدخل شؤون البشريين مجدداً ** |
Kalçama, sırf canı istediği için tokat atan her erkekten bir dolar alsaydım... ..bir düşünsene. | Open Subtitles | لو أخذت دولاراً مقابل كلّ صفعة .. من رجُل على مؤخرتي .. فقط لأنه شعر برغبة في ذلك بعد التفكير في الأمر، لقد فعلت |
Gördüğüm tek şey, büyük ıslak bir tokat! | Open Subtitles | ما أراه هو صفعة ثلجيّة عملاقة على الوجه. |
Votka hendeği de görmüyorum. Gördüğüm tek şey, büyük ıslak bir tokat! | Open Subtitles | ما أراه هو صفعة ثلجيّة عملاقة على الوجه. |
Üzgünüm, dün de ben yemiştim tokadı. Şimdi ödeştik. | Open Subtitles | تلقيت صفعة بسببك امس، الآن نحن مُتعادلان |
Başıma şaplak yemek için uygun bir yer olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | حسناً، لا أعلم إذا كانت صفعة على الرأس خلال وجودي على الممشى هي اللحظة المثالية التي أريد تذكرها. |
Haydi tokatla beni, pis korkak. | Open Subtitles | هيا، فوكين صفعة لي، لك كس سخيف. |
Neşe içinde adliyeye geliyorlar, az bir ceza alıp gidiyor ve aynı suçu tekrar işliyorlar. | Open Subtitles | انهم الفالس في المحكمة بلدي. وهي تتلقى صفعة على المعصم، و بعد ذلك تنفجر وإعادة الإساءة. |
Fakat bu, kaçaklara yataklık etmenin cezası yanında sadece ufak bir şamar gibi kalır. | Open Subtitles | ولكنها تعتبر صفعة قورنت بعقوبة إيواء هاربين |
Sana dışarı çık dedim yoksa yiyeceksin tokatı. | Open Subtitles | أخبرتك أن تذهبي للخارج.. أو ستلقين صفعة شديدة. |
Tüm istediği kıçına küçük bir tokattı, Bev. | Open Subtitles | كل ما ارادته، صفعة على المؤخرة فقط يا (بيف). |
Düzgün yapamamışsam şamarı yerdim. | Open Subtitles | لتتذوقه N واذا لم أعده بالطريقة الصحيحة سأتلقى صفعة منها |
Ama halkın gözünde ilk yumruğu onlar attı. | Open Subtitles | ولكن بقدر ما ينظر له الجمهور يا سيدي لقد قاموا بأول صفعة |
Tokada ne dersin? Evet, evet. | Open Subtitles | ماذا عن صفعة ؟ أجل , أجل |
Geçen Pazartesi dediklerinden sonra, dostça küçük bir şaplağa itirazın olmaz diye düşündüm. | Open Subtitles | ظننت بعد يوم الإثنين الماضي أنك لن تمانعي في صفعة بسيطة! |
Yüzümde tokadın izi var mı? | Open Subtitles | أهناك علامة صفعة على وجهي؟ |
Bir yankesici veya hırsız görürsek, biraz pataklıyoruz o kadar. | Open Subtitles | إذا كنت ترى لص أو النشل ، سنقوم صفعة لهم حول قليلا. |