"صفقةً" - Traduction Arabe en Turc

• anlaşma
• anlaşmayı
• teklif

İkisini de istiyorsa, ki isteyecektir ona yeni bir anlaşma önereceksin.
و إن أرادهما كليهما، و هذا ما سيحدث، ستعرضين صفقةً جديدة.

Pekâlâ, bir anlaşma kaptın benden. Tebrikler dostum.
حسناً, لقد عقدتِ لنفسكِ صفقةً مبروك, يا رجل

Onlarla da başka bir anlaşma yapabilirsin.
قد تعقد صفقةً مع الهولنديين والإنجليز والاسبان

Ona anlaşma teklif etmek NCIS'in değil, onların elindeydi.
لقد كان من شأنّهم أن يبرموا صفقةً معه ليس نحن

Hayatım boyunca tek bir anlaşmayı bozdum hayatım. Ve o da bu değildi.
نقضتُ صفقةً واحدةً في حياتي يا عزيزتي، و قطعاً لم تكن هذه.

Benimle anlaşma yapacak kadar cesaretli biri. O anlaşmanın yazıldığı papirüs kadar değeri yok.
كانَ وقحاً بما يكفي ليعقدَ صفقةً معي غيرُ جديرةِ بورق البردي التي كُتبت عليه؟

Ona bir anlaşma teklif ettim. Arabama binmemek şartıyla kabul etti.
عرضت عليها صفقةً فوافقت، بشرط أن لا تركب بسيارتي

Bu uçak için de anlaşma yaptın mı?
هل أجريت صفقةً على هذه الطائرة أيضاً ؟

Ama Dallas neden anlaşma yapmışken, Safar'a şantaj yapsın ki?
ولكن لماذا "دالس" أبتز "صفر" بينما هناك صفقةً دائره بينهم ؟

Beni salıvermeniz için adamlarımın seninle bir anlaşma falan yapacağını sanıyorsan çıldırmış olmalısın.
إذا حَسِبتِ بأنّي رجال سيبرمون صفقةً لأجل ترككِ لي، -فلقَد خَسِرتِ عقلكِ

Seninle bir anlaşma yapalım.
رقمَ هاتفهِ؟ سأعقدُ معكَ صفقةً

Önce Jax üzerine bir suç yıkıyor, sonra da tahminimce hayatta kalman için bir tür anlaşma yapıyor.
أولاً " جاكس " يورطك ثم أفترض أنه واحد ممن أبرم صفقةً للحفاظ على حيتاك

Bir suç ilediğin için anlaşma mı istiyorsun?
تُريد صفقةً لإرتكابك الخيانة ؟

Hükümet 10 yıllık bir anlaşma öneriyor.
الحكومة عَرضت صفقةً للإقرار بالذنب ... 10 سنوات

Kaybediyorduk ben de Oz Büyücüsü ile anlaşma yaptım.
كنا سنخسر لذا عقدت صفقةً مع ساحر

anlaşma kopardık, herkes mutlu.
،ثم عقدتُ صفقةً .وأصبح الجميع سعداء

Seninle bir anlaşma yapacağım.
سأعقد صفقةً معك.

Seni hapisten dışarı çıkaran anlaşmayı bozdun.
لقد أبرمتَ صفقةً والتي ختمتْ ملفّك، والتي أبعدتكَ عن السّجن.

-Güvenliğini garanti ettikçe önceki anlaşmayı kabul eder.
-وبعد ذلك ؟ -سوف يقبل صفقةً سابقة طالما نستطيع نسبياً ضمان سلامته