Lord Darlington, Hitler'le anlaşma yapmak isteyenlerdendi. | Open Subtitles | لورد دارلينجتون كان ضمن من حاولوا عقد صفقه مع هتلر |
Büyük bir anlaşma dönüyor, ve sen beni bunun dışında tutmaya çalışıyorsun. | Open Subtitles | هناك صفقه ضخمه تـُـعقد وأنت تحاول إبعادى عنها |
Bir anlaşma yapalım. Ben konuşacağım, sen konuşacaksın. | Open Subtitles | لنعقد صفقه, سوف اتحدث معكِ وأنتِ سوف تتحدثين معي |
Benim pozisyonumdaki bir adamın yapabileceği sadece bir tür pazarlık var. | Open Subtitles | لم تكن هناك الا صفقه واحده رجل فى مثل موقفى يمكن ان يفعلها |
Bize vereceği şeye göre değişir. Savcılık onunla anlaşma yapabilir. | Open Subtitles | يعتمد على ما قد يعطيه لنا و المدعى العام يبرم معه صفقه |
Peki ya şuna ne dersin, seninle bir anlaşma yapacağım. | Open Subtitles | ـ ماذا عن هذا ؟ سوف أعقد معكي صفقه ـ أجل |
Hâlâ anlaşma yapmasına, Engelleyici almasına yardım edebilirim. | Open Subtitles | انا لازلت استطيع ان اساعده على عقد صفقه مع الحكومه |
Bir arkadaşım bana saat sattı. Saatin üzerine anlaşma yaptım. | Open Subtitles | زميل باعني الساعه, وحصلت على صفقه على الساعه. |
Meşgulüm. Lüks ürünler için anlaşma hazırlıyorum. | Open Subtitles | ..أنا مشغولة ، يجب أن اعمل على إطلاق صفقه المنتج الفاخـر |
İnanın bana, bu çok iyi bir anlaşma. | Open Subtitles | بأقل من 400 بات صدقونى, إنها صفقه جيده للغايه |
Bu anlaşma falan değil ki. Kayıtsız şartsız teslim olmak! | Open Subtitles | هذه ليست صفقه هذه هذه هى شروط لأستسلامنا ,على سبيل... |
Bir anlaşma yapabilirsem, ki ciddi şüphelerim var sana kazandıracağım tonla para için benden özür dilemen gerekecek. | Open Subtitles | اذا أستطعت أن اعقد صفقه هذا هو حقا كبيرا فى حال انك تعذرنى عن كل المال الذى سوف استخدمه لكم |
Arazi bankanın olacak. Ve daha iyi bir anlaşma yapacağım. | Open Subtitles | الارض تذهب الي البنك واحصل على صفقه افضل |
Bak bir anlaşma yapalım gerçeği söylemeye başlarsan....ben de sana yardım ederim | Open Subtitles | سأعقد معك صفقه اذا قلت الصدق من الآن و صاعدا لن أخبر أمك عن مشكلتك الأخيرة حقا |
Eminim anlaşma yolu bulmuşlardır. Suçu üstüne alacak. Her şey ayarlanmıştır. | Open Subtitles | متأكد بأنهم أبرموا صفقه يواجه السقوط, ويبقى المنصب |
pazarlık yapacağım, Arjen. Ya da Nazi Arian mı? | Open Subtitles | انا سأعقد معك صفقه ، ارجن ام اقول الهندي الاوروبي |
Frankie, Rosato kardeşlerle anlaşmaya giderken, öldürmeye çalıştılar. | Open Subtitles | فرانكي ذهب لعقد صفقه مع الأخوين روزاتو فحاولا قتله |
Navin, bırak Shekhar ve Sidharth Darjeeling anlaşmayı yapsınlar. | Open Subtitles | نافين, دع شيخر و سدهارث يتولوا صفقه شاي دارجيلينج |
Ve namussuz her anlaşmanın arkasında kazanılan dolarlar vardı ve de kayıtları Andy tutuyordu. | Open Subtitles | و خلف كل صفقه مشبوهه و خلف كل دولار يكسبه كان اندى يحفظ الكتب |
Sana petrol anlaşmasını sorduğumda, kimsenin incinmeyeceğini söyledin. | Open Subtitles | ..عندما سألتك عن صفقه البترول .لقد وعدتني أنه لم يتأذى أحد ولم يتأذ أحد |
Anlaştık. Yumruğu yersen görürsün! Yapma dostum! | Open Subtitles | لأننا عقدنا صفقه للتوّ ما قصة الثوب, جون? |
Kızı selamlayışı, samimiyetsizliği kesinlikle bir iş anlaşması. | Open Subtitles | اقصد ,الطريقة التي يحييها بها ,تفتقر الى الالفة هذا بالتأكيد ,كانت صفقه عمل |
Kasabı oraya gönder ki görebileyim aksi halde anlaşmamız filan olmaz. | Open Subtitles | أرسلوا الجزار هناك كي أراه و إلا لن تكون هناك صفقه |
Ve diğer ülkeler fiyat kırdığında, alıcı en iyi fiyatı almak ister. | Open Subtitles | وحينما تأتي الدول الاخري لتخفض الاسعار المشتري بالطبع يبحث عن صفقه افضل |