%3-5 faiz alıp Vergilerini ödersin. Bu senin temelin olur. | Open Subtitles | تضع الباقي في النظام, 3 إلى 5 بالمئة تدفع بها ضرائبك وهذا هو أساسك, فهمتني؟ |
Benim orgazm olurken geçirdiğim vakitle sen Vergilerini halledebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تدفع ضرائبك في الوقت الذي سأستغرقه للشعور بلذة الجماع |
Bütün bu yatırımları amortize edebiliriz ve efendim vergi mesuliyetinizi %22 düşürebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نميت كل تلك الإستثمارات و إخفاض مسوؤلية ضرائبك بنسبة 22 |
Belki vergi yerine sayabilirisin. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا يُمْكِنُ أَنْ تكتبها مع ضرائبك. |
Sokaklarınızı, park biletlerinizi ve vergilerinizi düzenleyen insanlar. | Open Subtitles | و الذي كان يحددون شوارعك و أماكن توقف سياراتك و ضرائبك |
Sen Vergini ödemekten, çocuklarına bakmaktan, karını sevmekten utanıyor musun? | Open Subtitles | هل تشعر بالعار في دفع ضرائبك حماية ابنائك, حب زوجتك؟ |
- vergilerin işe yarıyor. | Open Subtitles | ضرائبك في العمل. |
Emlak Vergilerini ödediğin sürece yaşamanı sürdürmek için geriye pek bir şey kalmayacak. | Open Subtitles | عندما تدفعين ضرائبك للبلاد لن يتبق لك شيئاً لتعيشين به |
Bunu hep söylüyorsun ama her nisanda Vergilerini halletmemi istediğinde beni sevmeye başlıyorsun. | Open Subtitles | أنت تقولين ذلك ولكن كل شهر أبريل عندما تريدين الانتهاء من ضرائبك أنت تحبينني |
Vergilerini yalnızca hayal edebiliyorum. | Open Subtitles | لقد رأيت حقيبتك. ولا يسعني إلا أن أتخيل ضرائبك. |
Hatta Vergilerini öder, Sırtına masaj yapar, Green Hornet arabanın şoförü olur. | Open Subtitles | بالطبع علاوة على ذلك سيدفعون ضرائبك,ويمشون على ظهرك ويقودون سيارتك الخضراء |
Tracy, bir nedenden ötürü Vergilerini kendin hesaplamakta ısrar ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | تراسي", أعلم أنك تصر على عمل إقرار" ضرائبك بنفسك لسبب ما |
%3-5 faiz alip Vergilerini ödersin. Bu senin temelin olur. | Open Subtitles | تضع الباقي في النظام, 3 إلى 5 بالمئة تدفع بها ضرائبك وهذا هو أساسك, فهمتني؟ |
Açıklamaları anlamıyorsun diye her nisan ayında vergi işlerini halletmem için beleş iş bekleme artık benden. | Open Subtitles | لن تحصل على أي خدمة مجانية مني بعد اليوم, مثل تحصيل ضرائبك كل شهر ابريل لأنك لا تفهم التعليمات |
Ben burada otururken sen gidip vergi işlerini yapan birine 100 dolar harcayacaksın. | Open Subtitles | لكي يقوم أحدهم بتسديد ضرائبك بينما أنا جالسة هنا. |
En son gördüğümde, sen vergi malzemeleriyle gelmeden önce sehpanın üzerindeydi. | Open Subtitles | آخر مرة رأيتهم فيها، كانت على طاولة القهوة قبل أن تدخلين علي بجميع أغراض ضرائبك. |
Jüri görevini hiç yapmamışsın ve hiç vergi ödememişsin. | Open Subtitles | انت لم يسبق لك ان قمت بواجب هيئة محلفين او دفعت ضرائبك |
"Pekâla, görünen o ki, sadece geçen seneye ait vergilerinizi ödemişsiniz." | Open Subtitles | حسناً، الملف يقول أنكِ لم تدفعي ضرائبك كاملة العام الماضي |
Konsolosluklar, Vize yenilemek için harika yerlerdir, ya da evdeki vergilerinizi ödemek için, ya da diplomatik gizlilikle çalışan ajanları bulmak için. | Open Subtitles | القنصليات هو المكان الرهيب لتجديد تأشيرتك أو لدفع ضرائبك في الوطن، أو أنك تجد الجواسيس الأجانب يعملون تحت غطاء دبلوماسي |
...Vergini ödersen kuyruğu bozmazsan, evren size seveceğiniz kişileri sunacak sonrasında hepsi su gibi parmaklarınız arasından kayıp gidecek. | Open Subtitles | ودفعت ضرائبك ولم تأخذ دور غيرك أبداً فسيمنحك الكون أشخاصاً لتحبهم |
- vergilerin bunu gösteriyor mu? | Open Subtitles | هل ضرائبك تأكد ذلك ؟ |
Haraçlarını öde, dürüst ol ve saygı göster. | Open Subtitles | أدفع ضرائبك ,كن أمين اظهر الأحترام |
Evet, maaşımı sizin vergileriniz sayesinde alıyorum. Bunun için de minnettarım. | Open Subtitles | أجل، ضرائبك تسدد راتبي أنا ممتن جداً لأمر كهذا |
Hayır, ama vergilerinizin yükselmeyeceğini garantilemek öyle. | Open Subtitles | لـاـ ، أؤكد لك أن ضرائبك لن تُنفق علي ذلك. |