"ضربهم" - Traduction Arabe en Turc

    • dayak
        
    • dövülüp
        
    • dövüldü
        
    • vurmayı
        
    • çarptığını
        
    • pataklanırsa
        
    Siyahiler dayak yiyorlar, işkenceye maruz kalıyorlar, sokağın ortasında vuruluyorlar. Open Subtitles القوم السود يتم ضربهم وتعذيبهم، وقتلهم بالرصاص في وسط الشارع.
    İnsanlar vagonlardan indirildiklerinde mesela Varşova veya başka bir yerden bindirilmiş olsunlar zaten dayak atılmış oluyorlardı. Open Subtitles بمجرد انزالهم من العربات ان كانت نقطة انطلاقهم وارسو أو أي مكان اخر فقد تم ضربهم ضربا مبرحا
    Yaşlılar ve çocuklar dövülüp vuruldu. Open Subtitles عجائز وأطفال, تم ضربهم وإطلاق النار عليهم.
    Adli tabibe göre, MaryJane ve Madison ölene kadar dövülüp boğulduktan sonra ağırlıklarla birlikte iki bavulun içerisine koyulup buraya bırakmışlar. Open Subtitles وفقاً للطبيب الشرعي ماري جين و ماديسون تم ضربهم وخنقهم حتى الموت و ثم وضعوا في حقيبتين
    On dokuzu çukurda ölesiye dövüldü, diğer dokuzu elendi. Open Subtitles , تسعة عشر تم ضربهم حتى الموت وتسعة تمت إبادتهم
    Birine vurduğunda yere düşerse, vurmayı bırakırdın. Open Subtitles تضرب أحدهم و إذا وقع على الأرض تتوقف عن ضربهم
    Birkaç sersemletici bomba atarız. Kiralık polisler onlara neyin çarptığını anlamazlar. Open Subtitles نقوم ببعض الإنفجارات ولن تعرف شرطة الحماية ما الذي ضربهم
    Göçmenler sınır dışı edilirse öğrenciler pataklanırsa, hiçbir şey yapmamalı mıyız? Open Subtitles , لو ان المهاجرين تم نفيهم , لو أن الطلبة تم ضربهم الا ينبغى أن نفعل شىء ؟
    Herkes dayak yemiş gibi görünüyor. Open Subtitles ماذا يحدث هنا؟ لاحظت أن الجميع، تم ضربهم
    Bizzat görmedim, ama belki onlara da dayak atılıyordu. Open Subtitles لم أشهد ضرب النساء ربما تم ضربهم أيضا؟
    Amerika'daki her eşcinsel erkeğin kendilerine dayak atılırken aynı zamanda bazen birden fazla bazense birçok kişi tarafından aynı anda suratlarına haykırıldığını bilmek istersin. Open Subtitles ربما تحتاج معرفة أن كل شخص شاذ في امريكا... تم مناداته بهذه الكلمة عندما كان يتم ضربهم
    Arkadaşlarının dayak yiyip yemediği umurlarında değil. Open Subtitles سواءٌ تتمّ مُضايقة الطلاب أو ضربهم, لا أحد يهتمّ!
    Yok, herkes değil. Cesaretlerinden dolayı teşekkür etmem gereken bazı Mısırlılar var- protestolarda dövülüp tutuklanan yüzlerce Mısırlı. TED أستدرك لم يكن الجميع لأن مجموعة قليلة من المصريين العظماء ممن يستحقون الشكر كانوا في منتهى الشجاعة كانوا يخرجون إلى المظاهرات بأعداد قليلة ويتم ضربهم والقبض عليهم
    Otuz senedir orada dövülüp öldürülüyorlar. Open Subtitles لقد تم ضربهم وقتلهم طوال 30 عام.
    Otuz senedir orada dövülüp öldürülüyorlar. Open Subtitles لقد تم ضربهم وقتلهم طوال 30 عام.
    Adli tabibe göre MaryJane ve Madison ölesiye dövülüp boğulduktan sonra ağırlıklarla birlikte iki bavulun içerisine koyulup buradan bırakılmışlar. Open Subtitles وفقاً للطبيب الشرعي, (ماري جين و ماديسون) تم ضربهم وخنقهم حتى الموت و ثم وضعوا في حقيبتين
    Leith katliamından önce üç tane Yaralı sırt tünellerin dışında dövüldü. Open Subtitles ثلاث من أصحاب الندب تم ضربهم خارج الأنفاق فقط قبل حادثة السوق, وتركوا عراة
    İki adamım az önce suyla dövüldü. Open Subtitles إثنان من رفاقي تم ضربهم بقارورة ماء
    Onlara vurmayı bırak. Open Subtitles توقف تماماً عن ضربهم.
    Ben onlara vurmayı seviyorum. Open Subtitles أحب ضربهم
    Marslılar onlara ne çarptığını hiç anlamadı. Open Subtitles المريخيون سيعلموا بالكاد ماذا ضربهم
    Onlara neyin çarptığını anlamadılar bile. Open Subtitles لم تكن لديهم فكرة عما ضربهم
    Göçmenler sınır dışı edilirse öğrenciler pataklanırsa, hiçbir şey yapmamalı mıyız? Open Subtitles , لو ان المهاجرين تم نفيهم , لو أن الطلبة تم ضربهم الا ينبغى أن نفعل شىء ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus