"ضماناً" - Traduction Arabe en Turc

• garanti
• garantisi
• güvence
• teminat
• garantiye
• sigorta kapsamında

Kimliğimi tekrar tanımlamaktan bahsediyorsun. Hala kendim olabileceğim konusunda garanti istiyorum.
انت تتكلم عن إعادة تعريف هويتي اريد ضماناً انني ما زلت انا نفسي

Onların daha fazla zarar görmeyeceklerine dair kesin garanti vermeni istiyorum.
أريد منك ضماناً بأنهم لن يتلقوا أي أذى في المستقبل

Bununla beraber,insanların başarısının garantisi dinlerine dayanmaz.
إلى جانب ذلك .. دين الشخص ليس ضماناً للنجاح

Haritanın sadece bir parçasında kalacağının garantisi yok. - Ne öneriyorsun?
ليس هنالك ضماناً بأنه سيبقى بأحد أنصاف الخريطة - وماذا تقترح؟

Keller'dan, müzayede biter bitmez ödemeyi alacağına dair bir güvence istiyor.
يريد ضماناً شخصيا من كيلر والذي سيجعله يدفع انتهى المزاد في هذه اللحظة

Umarım bu yeterli teminat sayılır.
حسناً, أعتقد أن هذا سوف يكون ضماناً كافياً

Benim garantiye ihtiyacım yok.
لا أريد ضماناً.

Eminim Fentris size bu işi sigorta kapsamında yapmadığımı söylemiştir.
أنا على يقين أنّ (فنتريس) أخبركَ أنّني لا آخذ ضماناً.

Sorunun çözüleceğine dair garanti vermeden bana tüm boruları değiştirtmeye çalıştı.
لقد حاوَل أن يجعلنِي أغيّر كُل الأنابيب ولَم يعطِني ضماناً لحلَ المُشكلةِ

Ararım, ama garanti veremem.
سأبحث عنهم, و لكنني لنْ أعطي ضماناً بأنني سوف أعثر عليهم

Başkan Logan, gizli kaldığı müddetçe Lee'ye yazılı bir garanti verecek
الرئيس (لوجان) سوف يمنح ضماناً لـ(لي) طالما أن الأمر سيظل سرياً.

garanti istemiyorum Clark, yardım etmek istiyorum.
أنا لا أريد ضماناً "كلارك " أنا أريد المساعدة

30 günlük para iade garantisi veriyorum.
كلاّ، اسمعا، أنا أقدّم لكم ضماناً لـ30 يوماً لإستعادة الاموال.

Onu hayatta tut, benim sözümü tutacağımın garantisi bu kadın.
إبقها حيّةً، وستكون ضماناً لأقوم بما وعدتك.

Pederin kiliseden uzaklaştırılacağına dair, sana şahsen güvence veriyorum.
إنّي أمنحكِ ضماناً شخصياً بأني سأبعد الأب عن الأبرشية

Ne için güvence istediğini biliyorum.
أعرف لمَ يريدها أن تكون ضماناً

Elimdekini teslim etmeye hazırım ama Macallan'ın ölümünün bana bağlanmayacağına dair teminat istiyorum.
أنا مستعدة لتسليم ذلك، لكن أريد ضماناً أنه بغض النظر عما يحدث

Arabanı alıyorum. teminat olarak kabul et.
سأخذ سيارتك وأعتبرها ضماناً.

Ama ilk olarak, tek kelime konuşmadan önce Dr. Ward'un koruyucu gözaltı ve yasal dokunulmazlık aldığını gösteren yazılı bir garantiye ihtiyacı var.
لكن أولاً، احتاج ضماناً مكتوباً بأن السيد (وارد) سيتلقى كلاً حق الحماية و الحصانة الشرعية

Ne demek istediğimi anladınız mı? Eminim Fentris size bu işi sigorta kapsamında yapmadığımı söylemiştir.
أنا على يقين أنّ (فنتريس) أخبركَ أنّني لا آخذ ضماناً.