Sizin onur konuğu olup yılın süper kahramanı ödülünü almanızı bekliyoruz. | Open Subtitles | كُنا نتمنى أن تكون ضيف الشرف وتستلم جائزة بطل هذه السنة |
Ben onur konuğu olmak istemiyorum. | Open Subtitles | حسنا ً , و لكننى لا أريد أن أكون ضيف الشرف |
Ve şimdi onur konuğumuz için bir şeyler söyleme zamanı. | Open Subtitles | والأن هو الوقت لنقول بعض الكلمات عن ضيف الشرف. |
Tanz onların Şeref konuğu ve sözcüsü olacak. | Open Subtitles | تانز سيخرج عن التقاعد ليكون ضيف الشرف و الرجل المتحدث |
Bu gecenin onur konuğusun, sonuna kadar hak ettin. | Open Subtitles | أنت ضيف الشرف الليلة لأكثر من مجرد الأحساس الأجتماعى |
İnsanlar, yemek ve hediyeler getirip... Karanlığın içinde... Onur konuğunun gelmesini bekleyeceklerdi... | Open Subtitles | يحضر الناس الطعام والهدايا وينتظرون وصول ضيف الشرف في الظلام |
Aslında söylenecek çok şey var fakat şuan yapmam gereken en önemli şey, size onur konuğumuzu takdim etmek. | Open Subtitles | وكما تعلمون يمكنني أن أسترسل ___________________ لكن ما أريد فعله حقاً هو ،مقابلة ضيف الشرف |
Günün son onur konuğu da gelirken, artık heyecan doruk noktasına ulaştı. | Open Subtitles | والحماس الآن أصبح على أشده، بوصول ضيف الشرف الأخير. |
Malezya Başbakanına zeytin dalı uzattı ve şovuna onur konuğu yaptı. | Open Subtitles | الذى مد الطريق لرئيس-الوزراء الماليزى حسان بجعله ضيف الشرف فى-عرض الليلة |
Duyduğum bir söylentiye göre bu yılın onur konuğu ben olabilirmişim. | Open Subtitles | سمعت بعض الشائعات ...أن ضيف الشرف هذا العام ربما يكون أنا... |
Ben de tam onur konuğu kendi davetine gelmeyecek diye korkmaya başlamıştım. | Open Subtitles | اه وانا من كنت خائفا ان ضيف الشرف لن يظهر في حفلته الخاصة |
-Umarım kokteyle gelirsiniz çünkü haftaya nikahımızda onur konuğu olmanızı istiyoruz. | Open Subtitles | آمل أن تكونوا مثل كوكتيل الروبيان، لأننا نريد لكم... ليكون ضيف الشرف في حفل زفاف لدينا الاسبوع المقبل. |
Bu gecenin onur konuğu: Bruno Bonomo! - Bu senaryoyu size vermek istiyorum. | Open Subtitles | ضيف الشرف الليلة هو برونو بنومو |
Tabii umarım ki onur konuğumuz için de. | Open Subtitles | وعلى أمل أن يتلقاها ضيف الشرف الذي نبحث عنه. |
onur konuğumuz olmadan partimizi başlatmam doğru olmaz. | Open Subtitles | لا يُمكننا بدء حفلتنا بدون وجود ضيف الشرف |
Jack, tatlım, kabalaşma. O onur konuğumuz. | Open Subtitles | جاك حبيبى لا تكن فظا انه ضيف الشرف |
Altı ayda bir, Şeref konuğu hep aynı olan partiye katılmak için. | Open Subtitles | ...يقيم كل ستة أشهر نفس الحفله ينتظر فيها نفس ضيف الشرف ليظهر |
Sadece bir tek şey eksik... Şeref konuğu! | Open Subtitles | لكن هناك شيئ واحدا ناقص هنا ضيف الشرف |
Bu gecenin Şeref konuğu sizsiniz demek? | Open Subtitles | أفهم أنكِ بالأحرى ضيف الشرف الليلة |
Ne de olsa onur konuğusun. | Open Subtitles | أنا سعيد جدًا لأنك هنا في النهاية،أنت ضيف الشرف |
Bir yemek partisini, Onur konuğunun az daha ölüyor olması dışında bir şey bitiremez. | Open Subtitles | لاشيء يقتل حفل العشاء مثل ان يقتل ضيف الشرف |
onur konuğumuzu çalmak zorundayım. | Open Subtitles | يجب أن أسرق ضيف الشرف. |
Bir Şeref konuğumuz var | Open Subtitles | و ضيف الشرف الليله هو |