Uçaktan atlayan bir adam görmek istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُ رُؤية a يَقْفزُ رجلُ إلى الخارج طائرةِ. |
Konferanstan gelip Uçaktan yeni indim ki sperm buldum. | Open Subtitles | جديد مِنْ طائرةِ مِنْ a مؤتمر، وbam... حَصلتُ على السائلِ المؤثرِ. |
Uçaktan atladı. | Open Subtitles | قَفزَ مِنْ طائرةِ. |
uçakta sıçan bulundu. | Open Subtitles | اتَعْرفُين بأنّهم وَجدوا الجرذانَ في طائرةِ زوجِ أمّكِ. |
Bu konuşmayı uçakta yapmamayı tercih ederdim. | Open Subtitles | هو أفضل مِنْ أنْ يَكُونَ فوق هنا لَيسَ في طائرةِ. |
Uçaktayım. | Open Subtitles | Uh، أَنا , uh، أَنا في طائرةِ. |
Uçaktan atladı ve boğuldu. | Open Subtitles | قَفزَ مِنْ طائرةِ وغَرقَ. |
Bu yüzden, örtbas etmek için, çocuğun Uçaktan atılmasını sağladı... ve bunu paraşüt kazası gibi gösterdi. | Open Subtitles | لذا، لتَغْطية، رتّبَ للولدِ الجسم الّذي سَيُوْضَعُ على طائرةِ... وجَعلَ الأمور تبدو وكأنَّ a هبوط بالمظلات حادثِ. |
Uçaktan. | Open Subtitles | مِنْ طائرةِ. |
uçakta sıçan bulundu. | Open Subtitles | اتَعْرفُين بأنّهم وَجدوا الجرذانَ في طائرةِ زوجِ أمّكِ. |
Çünkü hiç asansörde, telefon kulübesinde uçakta ya da atlı karıncada sevişmedim. | Open Subtitles | لأن l've مَا مارسَ الجنس في a مصعد أَو a كشك هاتفِ أَو على طائرةِ أَو a مدينة ألعاب. |
Bir uçakta yer boşalana kadar ben bir yere gitmiyorum. | Open Subtitles | لن أَتْركُ هنا الاعلى طائرةِ. |
Uçaktayım. | Open Subtitles | على طائرةِ. |