Sus. Zaten çok güçsüzsün. Enerjini yalan söylemek için harcama. | Open Subtitles | أنت ضعيف بما يكفي أرجوك لا تهدر طاقتك على الكذب |
Üç boyutlu televizyon sayesinde kendinden geçtiğinde... daha akıllı olmak için senin beyin Enerjini kullandım. | Open Subtitles | بينما كنت تحت التأثير المغناطيسي للتلفزيون الثلاثي الأبعاد لقد أستخدمت طاقتك العصبية لأصبح أكثر ذكاء |
Maç henüz bitmedi. Cesur olup potansiyel Enerjini artırmaya bak. | Open Subtitles | الآن ، هذه المبارة لم تنتهى بعد أبقى ذقنك عالية و مستوى طاقتك العالى |
Seni suçlamıyorum, ama Gücünü korumak zorundasın. | Open Subtitles | أنا لا ألوم عليكى , لكنكى يجب أن تحافظى على طاقتك أنا لا ألوم عليكى , لكنكى يجب أن تحافظى على طاقتك |
Benim hayatım konusunda çok fazla zaman ve enerji harcıyor gibisin. | Open Subtitles | يبدو أنك تبذلين المزيد من وقتك و طاقتك قلقة حول حياتي |
Sen içindeyken enerjin sorunları uzakta tutuyor. | Open Subtitles | . عندما تكونين بداخلها , طاقتك تسمح للإضطرابات بأن تنتهي |
Hadi, şimdi bana şu patlayan organik Enerjini göster. | Open Subtitles | حسناً، الآن هيا أرني بعض من تفجر طاقتك العضوية |
Seks Enerjini sadece başka birisi üzerinde yoğunlaştırmaya çalış. | Open Subtitles | حاول أن تركّز طاقتك الجنسيّة على شخص آخر. |
Linda, Enerjini turistlerle konuşarak harcamasan, belki de sesin böyle bemol(düz) çıkmaz. | Open Subtitles | ربما إن لم تضيعي طاقتك في نكاح الغرباء، فلن يكون صوتك بهذه السطحية. |
Zehirlendiğinde, Enerjini fazla kullanırsan kanın dengesi bozulur. | Open Subtitles | إذا اكثرت في إستعمال طاقتك وأنت مسموم يصبح دمك ملتويا |
Bak, neden Enerjini Gençlik Vakfı yada Mağdur Hakları Merkezi'ne kaydırmıyorsun? | Open Subtitles | أنظري , لم لا تحول طاقتك إلى مؤسسة الشباب أو مركز حقوق الضحايا؟ |
Dostlarına yardım etmektense, benimle ilgilenmek için Enerjini saklamalıydın. | Open Subtitles | بدلاً من محاوله مساعده أصدقائك , يجب أن تحافظ على طاقتك لتتعامل معى |
Pek çok test uygulayacaklar. Enerjini saklamaya çalış. | Open Subtitles | وسيقومون بالمزيد من الفحوص حاول الحفاظ على طاقتك |
Tüm Gücünü serbest bırak ve sadece Teresa'yı yok etmeyi düşün. | Open Subtitles | ... فقط حرري كامل طاقتك و فكري فقط بهزيمة تيريزا ... |
chi'ni saldırıdan kaçınmak için yönlendirmek yerine mızrağı kırmak için Gücünü kullandın. | Open Subtitles | لقد أستعملت طاقتك لكسر الرمح بدلاً من أستخدامها لتجنبه |
Bu içki serotonin salgılıyor, insana enerji ve neşe katıyor. | Open Subtitles | أجل، أنه يطلق العنان للسيروتونين في دمك، ويعزز طاقتك ومزاجك |
İlk öğrendiğim şey, nefesinizi tutarken asla kımıldamalısınız bu enerji kaybına neden olur. | TED | الشيء الأول الذي تعلمته هو عندما تحبس أنفاسك يجب عليك أن لا تتحرك على الإطلاق لأن هذا يستهلك من طاقتك |
Haftada bir antrenmana gelebilirsin ama bu durumda enerjin kalmıyor. | Open Subtitles | يمكنك أن تأتي وتتدرب مرة واحدة في الأسبوع لكن لن أستثمر في طاقتك |
Enerjine bayılıyorum Betty ama sırası değil. | Open Subtitles | احب طاقتك يابيتي، لكن الان ليس بالوقت المناسب |
"Temel CPU (Merkezi İşlem Birimi)'ni kullanarak yedek güç kaynağına yönlendirmeyi dene." | Open Subtitles | حاول تفعيل طاقتك الاحتياطية عبر الوحدة الأساسية |
Ancak günlük kapasitenizin yüzde doksanını işinizde başarılı olmaya çalışmakla geçirirseniz elbette başta insan ilişkileriniz olmak üzere hayatınızdaki diğer tüm önemli alanlarla ilgilenecek hiç enerjiniz kalmaz. | TED | ولكن، عندما تقضي حوالي 90 بالمائة من طاقتك اليومية تُحاول جاهدًا النجاح في عملِك، فبالطبع لا يتبقَى لديك أيُّ طاقة للاهتمام ببقية الجوانب المُهمة في حياتك، مثل علاقاتك الإنسانية. |
İçindeki chi'ye odaklanıp dövüşe yansıtırsan her engelle başa çıkabilirsin. | Open Subtitles | يمكن تركيز طاقتك الحيوية واستغلالها في القتال لتخطي أية عقبة. |
İç gücünün havuzunda onun ayaklarını yıkamasına tamamen izin verdin. | Open Subtitles | نعم لقد تركتيه يغسل قدميه فى بركه طاقتك الداخليه |
Bir anda iki haftalığına ortadan kaybolman, sonra bir anda geri dönmen ve enerjinin bir kısmını kaybetmen gibi. | Open Subtitles | مثل حقيقة أنك إختفيت فجأة لأكثر من أسبـوعين ! و مثل حقيقة أنك الآن قد عـدت ! يبدو أنك فقدت الكثير من سرعتك و طاقتك |
Bu şekilde kıpırdamadan duracaksın ve auranı salacaksın. | Open Subtitles | يجب أن ترتكز على هذه الهيئة بثبات تام، وعندئذٍ تطلق طاقتك. |
enerjinizi nükleer bomba yapmaya ve yıkımın karanlığını yaymak için kullanabilirsiniz, yada ışığın neşesini milyonlara yaymak için kullanabilirsiniz. | TED | يمكنك استخدام طاقتك لبناء القنابل النووية ونشر ظلام الدمار، أو يمكنك استخدامه لنشر فرحة الإضاءة للملايين. |
enerjinizin nerden geldiğini bilmeniz gerekir. Kaynaklarınızın nerden geldiğini bilmeniz gerekir. Ve masraflarınızı düşük tutmanız gerekir. | TED | عليك أن تعلم من أين تأتي طاقتك وعليك أن تعلم مصدر مواردك وعليك أن تبقي معدل الصيانة منخفض. |