"طالباته" - Traduction Arabe en Turc

    • öğrencilerinden
        
    • öğrencileriyle
        
    • öğrencisiyle
        
    Geçen yıl okul zamanında, onu işteyken ziyaret etmeye gittiğimde onu mezun öğrencilerinden biriyle yakaladım. Open Subtitles نهاية الفصل السابق، عندما ذهبت لزيارته للمدرسة دخلت عليه ورأيته مع احدى طالباته الخريجات
    Bazan, öğrencilerinden biriymişim gibi hissettirirdi. Open Subtitles فى بعض الأحيان, كنت أشعر كأنى واحدة من طالباته
    Kız öğrencileriyle sıkı fıkıymış, öğrencilerinden biri de o. Open Subtitles والبروفيسور جيرالد سلون ودي بشكل خاص مع طالباته
    Uyandırıp konuşturun, konuşmak istemezse... ..kız öğrencileriyle yaptıkları burada, sevgili karısına gösterirsin. Open Subtitles أوقظه وهزه إنه لا يريد أن يتكلّم ها هو ما فعله مع طالباته إعرضهم على زوجته
    Evet, bir yıl kadar önce bir öğrencisiyle ilişkisi olmuştu. Open Subtitles مع إحدى طالباته السنة الماضية للسخرية , حجة غيابه كانت وجوده مع طالبة أخرى
    Eski öğrencilerinden biriyle evlenmiş. Open Subtitles أعني ، لقد كان يكذب علينا منذ اليوم الأول إنهُ متزوج من إحدى طالباته
    İngilizce öğretmeni, hani senin şu mükemmel sandığın öğrencilerinden biriyle ilişkisi var. Open Subtitles أستاذ اللغة الإنجليزية؟ الشخص الذي تعتقدين أنه رائع للغاية لديه علاقة مع إحدى طالباته
    İki yıl önce iyi öğrencilerinden birini okuldan atmak zorunda kalmış. Open Subtitles قبل عامين اضطر لطرد واحدة من أفضل طالباته
    Senin şu aptal aksan yöntemini kullanarak öğrencilerinden birine asılan bendim. Open Subtitles لقد تحرشت بطالبة من طالباته بأستخدام نمطك للهجتك الغبية
    Geçen yıl okul zamanında, onu işteyken ziyaret etmeye gittiğimde onu mezun öğrencilerinden biriyle yakaladım. Open Subtitles نهاية الفصل السابق، عندما ذهبت لزيارته للمدرسة دخلت عليه ورأيته مع احدى طالباته الخريجات
    -Kıyafeti değil sorun öğrencilerinden biri. Open Subtitles شاهدتها عند فصله إنها إحدى طالباته
    öğrencilerinden biriyle bir ilişki yaşıyormuş. Open Subtitles لديه علاقه مع أحدى طالباته.
    Bir gün öğrendim ki, öğrencileriyle yatıyormuş, yıkıldım, neden benimle yatmıyordu ki? Open Subtitles ثم اكتشفت ذات يوم أنه كان يعاشر طالباته فانصدمت لماذا لم أكن واحدة منهن؟
    Ardından polis bana onun, yıllardır öğrencileriyle yattığını söyledi. Open Subtitles ولكن بعد ذلك الشرطة أخبرتني بأنه كان يدخل في علاقة مع طالباته كثيراً
    Boşanmış ve muhtemelen öğrencileriyle yatıyor. Open Subtitles -في نيويورك، مطلق... على الأغلب لأنه كان يعاشر طالباته.
    Emily, onlar evlilik yıldönümlerini unuttukları için değil babası öğrencisiyle yattığı için kavga ettiler. Open Subtitles ايميلي" ، هم لم يغضبوا من بعضهم" لأن والدها نسي عبد زواجهما بل لأنه قد اقام علاقة مع احدي طالباته

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus