Sanki evde yeni bir bebek var. | Open Subtitles | إنه يوقظنا كل ليلة كما لو كان لدينا طفلاً رضيعاً في المنزل |
Kedi gibi boğulan bir bebek gördüm. | Open Subtitles | رأيتُ طفلاً رضيعاً يُغرق كأنه قطة |
Louie henüz beşikde bir bebek iken, bu kulak iltihabını kaptı. | Open Subtitles | كان (لوي) طفلاً رضيعاً في المهد، عندما تطور عنده الألتهاب في أذنيه |
Bir bebekti! | Open Subtitles | لقد كان طفلاً رضيعاً |
Bir bebekti. | Open Subtitles | كان طفلاً رضيعاً |
Ted ile Tami Lynn, bir kez daha evlendiler ve kısa süre sonra da, sevimli bir erkek bebek evlat edindiler. | Open Subtitles | (تيد) و(تامي لين) تزوجا مرة أخرى) وبعد ذلكَ بوقتٍ قصير تبنيا طفلاً رضيعاً |
Ted ile Tami Lynn, bir kez daha evlendiler ve kısa süre sonra da, sevimli bir erkek bebek evlat edindiler. | Open Subtitles | (تيد) و(تامي لين) تزوجا مرة أخرى) وبعد ذلكَ بوقتٍ قصير تبنيا طفلاً رضيعاً |
Ben bir bebek çaldım. | Open Subtitles | لقد سرقت طفلاً رضيعاً |