Hayatın boyunca bu kampta yaşadığını biliyorum, ama buranın dışında bir dünya var. | Open Subtitles | أعرف بأنك عشت في هذا المعسكر طيلة حياتك لكن هناك عالم آخر بالخارج |
Ailenin sana tüm Hayatın boyunca yalan söylediğini bilmek berbat bir şey. | Open Subtitles | يكون الأمر سيئا حينما تعرف أن والديك كانا يكذبان عليك طيلة حياتك |
Hayatın boyunca, küçüklüğünden beri, seni tanıdığımdan beri her şeye cevabın hazır. | Open Subtitles | طيلة حياتك, وحتى في طفولتك, وطوال معرفتي بك, كان لديك الجواب دائماً. |
CA: Tüm Hayatın boyunca sıra dışı sorular sordun. | TED | كريس: اذا طيلة حياتك كنت تسأل أسئلة استثنائية. |
Hikayeler ile ilgili diğer bir problem de zihninize pek çok hikayeyi yalnızca bir kez alırsınız veya bir gün boyunca, hatta hayatınız boyunca. | TED | مشكلة أخرى مع القصص هي يمكنك حفظ الكثير من القصص في عقلك مرة واحدة، أو على مدار اليوم، أو حتى طيلة حياتك. |
Hayatın boyunca kendini bu duvarların arasına kitleyemezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تحبسي نفسك بين هذه الجدران طيلة حياتك |
"O zaman Hayatın boyunca ıstırap çekersin" | Open Subtitles | ستتعذب طيلة حياتك أي مرحلة من الحياة هذه؟ |
Hayatın boyunca bu kampta yaşadığını biliyorum, ama buranın dışında da bir dünya var. | Open Subtitles | أعرف بأنك عشت طيلة حياتك ..بهذا المعسكر لكن هناك عالم بالخارج |
Hayatın boyunca savaştın. Bırak bu savaşı başka erkekler yapsın. | Open Subtitles | -لقد ظللت تقاتل طيلة حياتك, دع الاخرين يقاتلون هذه المرة |
Hayatın boyunca seks yaptığın diğer tüm kadınlarla, annemle alakalı sorunları çözmeye uğraşıyordun. | Open Subtitles | أنت تعالج مشاكلك الأمومية بمغازلة النساء الأخريات طيلة حياتك |
Fakat Sara ölürse, o acıyı Hayatın boyunca hissedeceksin. | Open Subtitles | إذا قُتِلت سارة . الألم سيدوم طيلة حياتك |
İnsanlar Hayatın boyunca seni gösterip güldüler. | Open Subtitles | فالجميع كانوا يشيرون إليك و يضحكون عليك طيلة حياتك |
Eğer bunu söylersen tüm Hayatın boyunca burada kapalı kalırsın. | Open Subtitles | أتعرف؟ إن ذهبت وقلت ما سأخبرك به فسيحبسوك هنا طيلة حياتك |
Hayatın boyunca arayıp yine de bulamayabilirsin. | Open Subtitles | أعني بأمكانِكَ أن تبحث عنه طيلة حياتك و لن تجدهُ |
Evlilik hakkında bu kadar olumlu düşünebilmenin tek sebebi seni bütün Hayatın boyunca bunlardan uzak tutmuş olmam, ki neredeyse başarıyordum. | Open Subtitles | سبب أنك غير آبه بخصوص زواجك لأنني حميتك من هذين الاثنين طيلة حياتك و بالمناسبة هذا كاد لا يحدث |
Tüm Hayatın boyunca bizi aldattın ama son anında yakalandın baba. | Open Subtitles | لقد خدعتنا طيلة حياتك لكن تم افتضاح امرك في النهاية |
Diğer türlü bütün Hayatın boyunca aynı yerde kalırsın. | Open Subtitles | والآن سينتهى بك الأمر البقاء واقفاً في نفس المكان طيلة حياتك |
Hayatın boyunca tüm bunlar sıkı çalışman, şansın ve caziben sayesinde gerçekleşmiş gibi gezip durdun. | Open Subtitles | تمشى طيلة حياتك كأن هذا حدث بسبب عملك الجاد |
hayatınız boyunca yapsanız bile sizi biraz tedirgin görüyoruz. | Open Subtitles | دائما اجد نفسي اصبح متوترا حتي لو كنت تفعلها طيلة حياتك اليس كذلك؟ |
Bana baksana. hayatının geri kalanında bu cehennem deliğinde sıkışıp kalmak mı istiyorsun? | Open Subtitles | هل تريد أن تعلق طيلة حياتك في بؤرة الجحيم هذه؟ |
Tüm hayatınızı ikiniz birlikte geçirdiniz ama alışırsınız. Vakit alacak ama alışacaksınız. | Open Subtitles | أعلم أنك قضيت طيلة حياتك بالعيش وحدكما فحسب لكنك ستتعود على هذا |
Bütün hayatın boyu seni izledim. | Open Subtitles | فأنا أراقبك طيلة حياتك |
Dikkatsizdin, Alex bütün hayatında olduğu gibi. | Open Subtitles | لقد اصبحت مهملاً, آليكس كما كنت طيلة حياتك. |