Hafif suç. Demek istediğim, burada sıkıştım kaldım. Geceyi geçirmem gerek. | Open Subtitles | إنها جنحة، المهم هو أنني عالق هنا وعلي قضاء الليلة هنا. |
O, Monako'daki otelimde güneşlenirken ben işler yüzünden burada kaldım. | Open Subtitles | انا عالق هنا في بعض الأعمال وولدي يتمتع في الفندق في موناكو |
Ben onlar gibi eğlenemiyorum, ama yine de buraya sıkışıp kaldım. | Open Subtitles | أماأنالستأمرحمثلهم، ومع ذلك عالق هنا |
Senin zafer hayalini paylaşmıyor, o buraya bağlı. | Open Subtitles | لا يريد الأشتراك فى أحلامك بالمجد ولكنه عالق هنا |
Bakın, okula geri dönmeye çalışıyorum, araba bulamıyorum ve... burada sıkışıp kaldım. | Open Subtitles | فأنا أحاول العودة إلى المدرسة ولكن تعطّلت حافلتي... وها أنا عالق هنا. |
Buraya sıkışmış bir adamdan tarafından verilen bir söz. | Open Subtitles | وهذا هو الوعد الذى يقطعه رجل عالق هنا |
- Ama burada sıkıştın. | Open Subtitles | لكنك عالق هنا لماذا ؟ |
Maalesef, buraya tıkılıp kaldım çünkü patronum mesaiye kalmamızı istedi. | Open Subtitles | لسوء الحظ أنا عالق هنا لأن رئيسنا يجبرنا على العمل لوقت متأخر |
Herkes geçit törenine gitti, ben ise seninle birlikte burada tıkılıp kaldım. | Open Subtitles | ذهب الجميع إلى العرض وأنا عالق هنا معكي |
burada sıkıştım kaldım. | Open Subtitles | لكنني لا أزال عالق هنا |
burada sıkıştım kaldım! | Open Subtitles | ! مهلاً، كلا - كلا، أنا عالق هنا |
Sanırım burada sıkıştım. | Open Subtitles | أخمين أنني عالق هنا. |
Ben Kent, gündelikçi işçi cumartesi günü burada kaldım. | Open Subtitles | انا كينت,أعمل بالحد الادنى من الاجر و عالق هنا يوم السبت |
Telefonum pantalonumda kaldı, burada kaldım, sürtük.! .! | Open Subtitles | هاتفي بالسروال و أنا عالق هنا يا ساقطة |
Sen ise görev sonrası her zaman Jack ile kırıştırıyorsun ve ben buraya sıkışıp kaldım, kahve yapıyorum. | Open Subtitles | أما الآن فقد صرت تخرج في ... المهمات دائماً ، وتُعاشر جاك وأنا عالق هنا لأعداد القهوة |
Ama ben de buraya sıkışıp kaldım. | Open Subtitles | لكنني عالق هنا أيضاً كما ترين |
Senin zafer hayalini paylaşmıyor, o buraya bağlı. | Open Subtitles | لا يريد الأشتراك فى أحلامك بالمجد ولكنه عالق هنا |
Bütün lise arkadaşlarım kasabaya dünyanın en müthiş şenlik ateşine geldiler ve ben burada sıkışıp sizlerle konuşuyorum kakaolu su içiyorum ve bir grup arkadaşın beraber oturup birbirlerine şarkı söyledikleri garip bir Almanca film izliyorum! | Open Subtitles | كل أصدقائي من الثانوية عادوا للبلدة من أجل أروع سهرة بجوار النار وأنا عالق هنا. أتحدث معكم يا بشر وأشرب مياه كاكو |
Buraya sıkışmış bir adamdan tarafından verilen bir söz. | Open Subtitles | وهذا هو الوعد الذى يقطعه رجل عالق هنا |
- Neden burada sıkıştın? | Open Subtitles | لماذا أنت عالق هنا ؟ |
Sen en azından içerdesin. Ben dünyanın çenesi en düşük Fransız'ı ile buraya tıkılıp kaldım. | Open Subtitles | أقلها أنت بالداخل، وأنا عالق هنا مع أكثر الأشخاص الفرنسين غرابة في الحديث |
Güya, şefin intörnü olarak büyük bir güce sahibim ama bir çimento çocuk var ve ben burada tıkılıp kaldım testleri yapıp birinin sormasını umarak çimentonun insan vücudundaki etkilerini araştırıyorum. | Open Subtitles | , لكن هناك شاب الاسمنت , و أنا عالق هنا أجري اختبارات معملية و أبحث عن تأثير الأسمنت على الجسد البشري و كأني اتمنى أن يسألني أحد عن هذا |