"عجوزًا" - Traduction Arabe en Turc

    • ihtiyar
        
    • yaşlıydı
        
    • yaşlı bir
        
    • yaşıma geldiğin
        
    Bitap bir ihtiyar gibi gölgelerden fısıldamak yerine gerçekte istediğin hep bu değil miydi? Open Subtitles لطالما أردت هذا حقًا، أليس كذلك؟ بدلًا من أن تكون عجوزًا لا طائل منه
    - Hector şu an rakipleri düşünüyor ama şoför ihtiyar bir herif derse... Open Subtitles لكن إذا سمع السائق يقول أن رجلًا عجوزًا...
    Ve pazarda karşılaştığı ihtiyar, onu ikna etmiş takasa, inek karşılığı... Open Subtitles "التقى في السوق عجوزًا أقنعه بمقايضة بقرته ببعض من..."
    Öldü işte! Çünkü yaşlıydı! Open Subtitles ،مات وحسب لأنه كان عجوزًا
    Derisi bozulmuş ve yaşlıydı. Ne demeye getiriyorsun? Open Subtitles -جلده كان عجوزًا ومجعّد .
    Ama öğretmen siyah takım elbiseli yaşlı bir adam görmüş. Open Subtitles لكن المعلمة رأت رجلًا عجوزًا في حلّة داكنة اللون
    - Diş Perisi olarak ölmeyeceksin. Mutsuz, kalp krizinden ölen ihtiyar herifin teki olacaksın. Open Subtitles لن تموت بوصفكَ (جنيّ الأسنان) بل ستموت عجوزًا حزينًا...
    Kimseye güvenmediğin için üzgün ve yalnız yaşlı bir adam olarak öleceksin. Open Subtitles سوف تموت رجلاً عجوزًا وحيدًا لأنك لا تثق بأحد
    Çocuklarım doğru şeyi yapmak için bu kadar nefret dolu... ve gururlu yaşlı bir pislik yüzünden ölmeyecekler. Open Subtitles كلا، لن يموت ابناي لأن عجوزًا نذلًا لديه كبرياء يمنعه من فعل الصواب.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus