Affedersiniz, Anlayamadım? | Open Subtitles | أستميحك عذراَ ؟ |
- Anlayamadım? | Open Subtitles | أستميحك عذراَ ؟ |
Hükümetin onlara verdiği zaman onları vurmak için sadece bahane. | Open Subtitles | لقد اعطو الحكومه عذراَ لاطلاق النار |
Oğullarımdan bir tanesini görmek için her türlü bahane bana uyar. | Open Subtitles | وسأتقبل أى عذراَ لأرى إحدى أبنائى. |
Af edersiniz, ama yabancı yatırım Arjantin'de hala nadir. | Open Subtitles | عذراَ لكن الاستثمارات الأجنبية ما تزال نادرة في " الأرجنتين " |
Bu, bir daha buraya gelme bahanem kalmadığı anlamına geliyor. | Open Subtitles | هذا يعني أنني لم أعد أمتلك عذراَ للمجيء إلى هنا |
Sözcük oyununu affederseniz Cenova armut pazarı çiçek gibi. | Open Subtitles | كمثرى جنوفيا مثمرة أستميحك عذراَ لتلاعبي بالألفاظ |
Anlayamadım. | Open Subtitles | أستميحك عذراَ |
Anlayamadım, hanımefendi? | Open Subtitles | ؟ عذراَ سيدتي |
- Anlayamadım? | Open Subtitles | عذراَ ؟ |
- Anlayamadım? | Open Subtitles | عذراَ ؟ |
Dani, bu kötü yola sapmak için bir bahane değil. | Open Subtitles | ؟ (داني) انه ليس عذراَ لتقومي بارتكاب شيئ ما |
Dani, bu kötü yola sapmak için bir bahane değil. | Open Subtitles | (داني) انه ليس عذراَ لتقومي بارتكاب شيئ ما |
Onları vurmak için bahane üretiyorsun. | Open Subtitles | لديك عذراَ لتطلق النار عليهم |
Biliyorum biraz çılgınca, değil mi? Bayan, Af edersiniz. Bu sizin mi? | Open Subtitles | أعلم الأمر يبدوا جنونياَ عذراَ آنسة |
Af edersiniz efendim, hiç de değil. | Open Subtitles | عذراَ مدام لكن ليس مطلقاَ |
Af edersiniz Bay Bichri? | Open Subtitles | عذراَ سيد " بكري " ؟ |
İşin aslı, böyle olması için hiçbir bahanem yok. | Open Subtitles | الحقيقة أني لا أجد له عذراَ |
Sözcük oyununu affederseniz Cenova armut pazarı çiçek gibi. | Open Subtitles | كمثرى جنوفيا مثمرة أستميحك عذراَ لتلاعبي بالألفاظ |